Bir gece ansızın sandukaları yüklendik, bayrağımızı omuzladık PKK'nın kardeşliği PYD'nin kontrolündeki Kobani yakınlarında Süleyman Şah'a yeni bir gecekondu türbe inşa ediyoruz. Şanlı savunmalarıyla ünlü bir millete şanlı bir kaçış yaşattınız. Tebrikler. Bu şanlı kaçış tarihe altın harflerle mutlaka yazılacaktır( ! )Önce bir yanlışı düzelteyim; yıkıp da geldiğimiz türbenin kapısında ki kitabede Süleyman Şah 1086 yazıyordu, dikkatli bakanlar fark etmiştir sanırım. Kitabedeki tarih doğruysa ( ki doğru ) burada medfun bulunan Osman Beyin dedesi Süleyman Şah olamaz. Çünkü Osman Beyin dedesi 1167-1227 yıllarında yaşamıştır. Buradaki Süleyman Şah, Anadolu Selçuklu Devletinin kurucusu Kutalmış oğlu Süleyman Şah' tır. Süleyman Şah yine bir Selçuklu meliki olan Tutuş'la Halep civarında bir savaş yapar ve yenik düşer Tutuş'a esir düşmemek için intihar eder. ( 1086 ) ( 1 ) Tutuş savaş meydanında Süleyman şahı arar, yerde kanlar içinde yatan cesedini görünce “İşte bu Süleymandır.” Der. Nerden anladınız diye soranlara”ayaklarından tanıdım, Selçuklu ailesinin ayakları hep aynıdır.” Cevabını verir ve “bütün soyumuza zulmettik ” diye gözyaşı döker. Ordusuna yas tutma emri verir, cenazesini bizzat kendisi kıldırır, Fırat boylarında Halep yakınlarındaki Caber kalesine gömdürür . Burası Türk mezarı olarak anılmaya başlar. ( 2 ) İşte milletimiz için kutsal bir emanet olan Türk Mezarı Sakarya zaferimizin bir sonucu olarak Fransa'nın TBMM Hükümetiyle yaptığı Ankara Antlaşmasıyla Türk vatanı olarak kabul edilmiş ve koruması Türklere verilmiştir. Bu husus daha sonra 800 bin km2' ye yakın Türkiye Cumhuriyeti toprağının tapusu niteliğinde olan Lozan Antlaşmasında da teyit edilmiştir. Daha öz bir deyimle Süleyman Şah türbesinin bulunduğu mekan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iki ayyaş diyerek aşağılamaya çalıştığı Atatürk ve İnönü'nün daha henüz Kurtuluş Savaşımız kesin olarak kazanılmadan kazandırdıkları bir vatan parçasıdır. İki ayyaşın(!) kazandırdıkları bu vatan topraklarında bulunan bir mezarı ayık olduklarını zanneden yöneticilerin anlayışına göre “kaçanın anası ağlamazmış “ deyişini hatırlatırcasına gece yarısı yapılan kapkaç operasyonu ile kaçırılmış ve PYD'nin gölgesine emanet edilmiştir. Bunun neresi zaferdir? Tarihimiz şanlı fetihler yanında şanlı savunmalarımızla da doludur. Gazi Osman Paşa Plevne'yi Rus ordusuna kaşı tam sekiz ay savunmuştur. Silistre 'yi Musa Paşa kanının son damlasına kadar savunmak için mücadele etmiştir, Sakarya müdafaası ve bu savunmanın ardından kazanılan zafer, Başkomutanlık Meydan Muharebesinin habercisi olmuş ve şu an üzerinde yaşadığımız vatanın ebediyen Türk vatanı olarak kalacağı gerçeğini dünya aleme ilan etmiştir. Kardak kayalıklarına Yunanlılar bayrak dikince, misilleme olarak biz de burası siza ait değildir diyerek Türk bayrağını diktik, bayrağımızı alıp kaçmadık. Burası metruk bir ada, gidip oturacak da değildik ama bu denizde hükümranlık haklarımızı korumayı bir görev bildi o günkü hükümetimiz . Devleti yönetenlerin bu hassasiyete sahip olmaması halinde günün birinde ayağımızdaki pantolonu da alıp gitseler ses çıkaramayız. Süleyman Paşa türbesini siz kahramanlar ( ! ) bir tek kurşun atmadan terk edip geldiniz. Gazanız ve zaferiniz mübarek olsun.( İçinize sindirebilirseniz) Bunun yüzyıllarca anılacak bir yüz karası olacağı ihtimaline karşı Başbakanımız diyor ki: “ Genel Kurmay Başkanı istedi bu operasyonu yaptık.” Valla Sayın Özel Paşam bu harekat bir zafer olsaydı bunun kazancını size bırakmazlardı. Hükümet üyeleri kimseden izin almadık,kimseden yardım da almadan bu operasyonu yaptık derken HDP yetkilileri PYD'nin yardımı olmasaydı bu operasyonu yapamazdınız diyorlar. Ben ce söyledikleri belki de tek doğru sözleri bu oldu. Daha iki ay önce IŞİD Ayn-El Arab'ı ( KOBANİ) bombalayıp kevgire çevirirken Süleyman Şah mezarını Kobani'ye getirmeyi niçin akıl edemediniz? Neresinden bakarsanız bakın bu harekatın anlamı sizin gördüğünüz gibi görünmüyor. Bu tavrınız ve tutumunuz dış politikanızın iflası anlamına geliyor.Şanlı bir milletin şeref ve haysiyetiyle oynanmıştır.Şahların strateji oyunu olan satranç masasında şah dedik ama maalesef mat olan biz olduk. 1 - Yılmaz Öztuna Türkiye Tarihi2 - Çağatay Uluçay İlk Müslüman Türk Devletleri