bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Şevket Bahçelioğlu
Köşe Yazarı
Şevket Bahçelioğlu
 

KAYBETMEK BÖLÜNMENİN KADERİDİR

“Sonunu biliyorsun ama, insan bazen yanılmayı ölesiye istiyor ki…” “ Dalından kopan yaprağın akibetini esen rüzgar belirler.” “Hayatta öyle seçimler yap ki; kazandıkların kaybettiklerine değsin!” Bu güzel sözler toplumda ayrışmanın sonuçları hakkında bize bir takım uyarılar sunuyor. Şu sözler de birlikte olmanın önemini gözler önüne sermektedir: “Birlikten kuvvet doğar “ “Sürüden ayrılanı kurt kapar” “ İnsanları kandırmak, kandırıldığına inandırmaktan daha kolaydır.” Diyor Oscar Wilde.” Dünyanın en yüce tahtına da çıksanız oturacağınız yer kendi kıçınızın üstüdür. “ Bu mükemmel söz de Friedrich Nietzsche aittir.   Bu anlamlı sözlerin elbette bir hakikat payı vardır. Toplumsal gerçekleri gözler önüne sermek gibi bir fonksiyonu da söz konusudur. Şu anda siyasette boy gösteren bazı kişiler öyle bir savrulma içinde ki harman yeri adeta dar geliyor. Aklına esen parti kurmakla meşgul. 18 yıllık iktidarın içinde yer alıp yanlışlıklarını gördükten sonra yollarını ayıranları haklı görebilmek mümkün olabilir. Uzun yıllar seçim kaybedip muhalefette kalmak da elbette eleştirilmesi gereken ve yeni yollar denenmesini haklı çıkaracak bir durumdur. Ancak öyle bir ortama gelindi ki şu anda muhalefetin bölünme değil, demokrasi esasları çerçevesinde birbirine kenetlenmek mecburiyeti hasıl olmaktadır. Atatürk’ün “Cumhuriyeti biz kurduk onu yaşatacak ve yükseltecek sizlersiniz.” diyerek bizlere emanet ettiği Cumhuriyetin örselenmediği en küçük bir hücresi kalmamıştır. Bu gidiş günün birinde Atatürk’ün ruhuna ve onun ilelebet yaşayacağı inancıyla Türk gençliğine emanet ettiği Cumhuriyetimiz için ciddi bir sona doğru sürüklenmektedir.   Yapılacak ilk genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimi bu günkü anayasa ve seçim kanunu esaslarıyla yapılacaktır. Bu sistemde ufak partilerin başarılı olma şansı yoktur. Hele Cumhurbaşkanlığı seçimi için 50+1 oy gerektiği için iktidar kaybettiği oyların telafisi için uçan kuştan medet umarken muhalefette inanılmaz bölünmelerin meydana gelmesi aklın alamayacağı kadar tehlikeli ve hüsrana davetiye çıkaracak niteliktedir.   Bu gidişten memnun olmayanların acilen demokratik bir sistemi oluşturacak bir platformda buluşmaları şarttır. Görünen köy kılavuz istemezmiş. Türkiye, hukuktan adaletten, Atatürk ilke ve inkılaplarından, insan hak ve hürriyetlerinden hızla uzaklaşmaktadır. Dış politikada, ekonomide, eğitimde geri dönüşümü imkansız sonuçlar yaşanmaktadır. Özetle bu seçim yıkıma devam diyenlerle, yıkıma dur diyenlerin yarışı şeklinde geçecektir.   Türkiye Cumhuriyeti 84 milyon nüfusu ile gerginliklerden uzak, huzura hasret, birlik ve beraberlik içinde kardeşçe yaşayabilecek bir ortamda yaşama arzusundadır. Bunun için halkımızın büyük çoğunluğu ötekileştirilmelerden bıkmış vaziyette, kin ve nefret söylemlerinden usanmış, yarınından endişeli bir ortamdan biran önce kurtulmak arzusundadır. Ne dersiniz, insanımızın bu beklentileri yersiz mi? Gerçekleşmesi imkansız mı?  
Ekleme Tarihi: 16 Şubat 2021 - Salı

KAYBETMEK BÖLÜNMENİN KADERİDİR

“Sonunu biliyorsun ama, insan bazen yanılmayı ölesiye istiyor ki…” “ Dalından kopan yaprağın akibetini esen rüzgar belirler.” “Hayatta öyle seçimler yap ki; kazandıkların kaybettiklerine değsin!” Bu güzel sözler toplumda ayrışmanın sonuçları hakkında bize bir takım uyarılar sunuyor. Şu sözler de birlikte olmanın önemini gözler önüne sermektedir: “Birlikten kuvvet doğar “ “Sürüden ayrılanı kurt kapar” “ İnsanları kandırmak, kandırıldığına inandırmaktan daha kolaydır.” Diyor Oscar Wilde.” Dünyanın en yüce tahtına da çıksanız oturacağınız yer kendi kıçınızın üstüdür. “ Bu mükemmel söz de Friedrich Nietzsche aittir.

 

Bu anlamlı sözlerin elbette bir hakikat payı vardır. Toplumsal gerçekleri gözler önüne sermek gibi bir fonksiyonu da söz konusudur. Şu anda siyasette boy gösteren bazı kişiler öyle bir savrulma içinde ki harman yeri adeta dar geliyor. Aklına esen parti kurmakla meşgul. 18 yıllık iktidarın içinde yer alıp yanlışlıklarını gördükten sonra yollarını ayıranları haklı görebilmek mümkün olabilir. Uzun yıllar seçim kaybedip muhalefette kalmak da elbette eleştirilmesi gereken ve yeni yollar denenmesini haklı çıkaracak bir durumdur. Ancak öyle bir ortama gelindi ki şu anda muhalefetin bölünme değil, demokrasi esasları çerçevesinde birbirine kenetlenmek mecburiyeti hasıl olmaktadır. Atatürk’ün “Cumhuriyeti biz kurduk onu yaşatacak ve yükseltecek sizlersiniz.” diyerek bizlere emanet ettiği Cumhuriyetin örselenmediği en küçük bir hücresi kalmamıştır. Bu gidiş günün birinde Atatürk’ün ruhuna ve onun ilelebet yaşayacağı inancıyla Türk gençliğine emanet ettiği Cumhuriyetimiz için ciddi bir sona doğru sürüklenmektedir.

 

Yapılacak ilk genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimi bu günkü anayasa ve seçim kanunu esaslarıyla yapılacaktır. Bu sistemde ufak partilerin başarılı olma şansı yoktur. Hele Cumhurbaşkanlığı seçimi için 50+1 oy gerektiği için iktidar kaybettiği oyların telafisi için uçan kuştan medet umarken muhalefette inanılmaz bölünmelerin meydana gelmesi aklın alamayacağı kadar tehlikeli ve hüsrana davetiye çıkaracak niteliktedir.

 

Bu gidişten memnun olmayanların acilen demokratik bir sistemi oluşturacak bir platformda buluşmaları şarttır. Görünen köy kılavuz istemezmiş. Türkiye, hukuktan adaletten, Atatürk ilke ve inkılaplarından, insan hak ve hürriyetlerinden hızla uzaklaşmaktadır. Dış politikada, ekonomide, eğitimde geri dönüşümü imkansız sonuçlar yaşanmaktadır. Özetle bu seçim yıkıma devam diyenlerle, yıkıma dur diyenlerin yarışı şeklinde geçecektir.

 

Türkiye Cumhuriyeti 84 milyon nüfusu ile gerginliklerden uzak, huzura hasret, birlik ve beraberlik içinde kardeşçe yaşayabilecek bir ortamda yaşama arzusundadır. Bunun için halkımızın büyük çoğunluğu ötekileştirilmelerden bıkmış vaziyette, kin ve nefret söylemlerinden usanmış, yarınından endişeli bir ortamdan biran önce kurtulmak arzusundadır.

Ne dersiniz, insanımızın bu beklentileri yersiz mi? Gerçekleşmesi imkansız mı?

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.