23 Nisan Milli Bayramlarımızdan biridir. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaktadır. Nedir Egemenlik? Neden Çocuk Bayramı olarak kutlarız? Kısaca değinmek isterim.   Birinci Dünya Savaşının ardından imzaladığımız Mondros Ateşkes Antlaşması ile yurdumuz dört bir taraftan işgal edilmeye başlandı. Sayısız devlet ve imparatorluklar kurmuş asil Türk Milleti “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir, ben yaşayabilmek için bağımsız bir milletin evladı olarak kalmalıyım.” Diyen Mustafa Kemal’in önderliğinde üç yıl devam edecek amansız bir kurtuluş mücadelesi başlar.   19 Mayıs 1919 ‘da Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Samsun’a ayak basmasıyla hareket kazanan bu mücadele 22 Haziran 1919 ‘da Amasya’dan valiliklere gönderilen bir genelge ile başlatılır. Bu genelgede “Vatanın bütünlüğü ve milletin birliğinin tehlikede olduğu, Padişah Hükümetinin üzerine aldığı sorumluluklarını yerine getiremediği işaret edilerek bu görevi Milletin azim ve kararlılığı kurtaracaktır.” denilerek mücadelenin şekli resmen ilan edilmiştir.   Ardından Erzurum’a geçen M. Kemal ve arkadaşları, Erzurum Kongresi, daha sonra da Sivas Kongreleri ile mücadelenin amaçları ve yöntemi konusunda ciddi kararlar alınır. Daha sonra yurdun her köşesinden milletin güvenini kazanmış temsilcilerin seçilmesi istenmiş ve seçilen bu temsilcilerin vatanın tam ortasında ve cephelere eşit uzaklıkta bulunan Ankara’da toplanmaları istenir. 27 Aralık 1919 tarihinde Atatürk ve Temsil Heyeti üyeleri Ankaralıların coşkun sevgi gösterileri arasında Ankara’ya gelir.   27 Aralık 1919‘dan itibaren Ankara Milli Mücadelenin fiilen başkenti olmuştur. Bu arada Anadolu’dan gönderilen temsilcilerin de katılımıyla İstanbul’da yapılan son Osmanlı Mebuslar Meclisi de 16 Mart 1920 tarihinde Misak-ı Milli adı verilen bir karar alması üzerine İtilaf Devletleri İstanbul’u resmen işgal etmiş, Mebuslar Meclisi de kapatılmıştır.   Bunun üzerine artık Türk Milletinin kaderi üzerinde söz söyleyecek bir meclisin kurulması zaruret halini almıştı. İllere gönderilen bir genelge ile her ilden halkın güvenini kazanmış beş milletvekili Ankara’ya gönderilmesi istenmiş, yapılan seçimler neticesinde 264 vekil Ankara’ya gelmiş, İstanbul’dan kaçıp gelen 86 Milletvekili ile birlikte TBMM oluşturulmuştur.   TBMM, 23 Nisan 1920 günü en yaşlı üye Sinop Milletvekili Şeref Beyin başkanlığında toplanır. Ardından Mustafa Kemal Paşa söz alır ve “Bizim uygulanabilir gördüğümüz siyasal yöntem milli politikadır. Gerçekler karşısında hayalci olmak kadar büyük hata olamaz. Milli sınırlarımız içinde kendi gücümüze dayanarak varlığımızı koruyup, milletimizin refah ve mutluluğu için çaba sarf etmek görevimiz olacaktır.“ diye seslenir Mecliste. Daha Samsun’a ayak bastığında Türk Milleti için tasarladığı halkın iktidarını adım adım gerçekleştirilmektedir. Halk kendi kaderine el koymuştur TBMM‘nin açılışıyla. TBMM’sinin özelliklerini kısaca sıralamak gerekirse şunları söyleyebiliriz.: 1-TBMM milli bir meclistir.2 – TBMM olağanüstü bir meclistir. 3- TBMM idealist ve demokratik bir meclistir. 4- TBMM bir kurucu meclistir. 5 – TBMM kahraman bir meclistir. 6 – TBMM fedakarlıkla hareket eden bir meclistir. 7 – TBMM bir gazi meclistir. TBMM çok kutsal bir görev ifa etmiştir. Yokluklar içinde büyük ve önemli işler başarmıştır.   Meclis ilk toplantısında, Meclis Başkanlığına Mustafa Kemal Paşa’yı seçmiştir. Mustafa Kemal Paşa üstün askeri, siyasi ve politik dehasıyla bütün engelleri aşmış ve Kurtuluş mucizesini gerçekleştirip yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmayı başarmıştır.   İşte Kurtuluş Mücadelemizin önemli dönüm noktalarından biri olan TBMM’nin kuruluşunun önemi nedeniyle Kemal Paşa bu mutlu günü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak Milletimize ve O’nun güvencesi olan çocuklarımıza bayram olarak armağan etmiştir.   Türk çocukları, UNESCO’nun 1979’u Çocuk Yılı olarak duyurmasının ardından, TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği’ni başlatarak, bayramı uluslararası düzeye taşımıştır. Günümüzde bayrama birçok ülkeden çocuklar katılmakta, çeşitli gösteriler hazırlanmakta, okullarda törenler ve çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.   Anayasamızın Egemenlik başlıklı 6. maddesi aynen şöyle demektedir: “Egemenlik, kayıtsız şartsız Milletindir. Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yetkili organları eliyle kullanır. Egemenliğin kullanılması, hiçbir surette hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz.”   Toplumda hiçbir kimse, hiçbir zümre, hiçbir sınıf ya da gurup, doğrudan üstün emretme gücüne sahip olamaz. Toplumda üstün emretme gücünün tek kaynağı ve tek sahibi milletin kendisidir. Önemli olan, Ulusal Egemenlik fikrinin genç nesillerce, ruhunda ve anlamında gönülden benimsenmesi ve onu yaşatmasıdır.   Kendilerine milletimizin kaderi emanet edilmiş insanlar, Meclis, cumhurbaşkanı ve hükümet bilmeliler ki kendilerini iktidara ve yetkili makamlara getiren irade ve egemenliğin sahibi, Türk milletidir. İktidar mevkiine saltanat sürmek için değil, millete hizmet için getirilmişlerdir. Milletin kudretini yalnız ve ancak yine milletin hakiki ve sağlanabilir çıkarları yolunda kullanmakla yükümlüdürler.”   Sevgili çocuklar 23 Nisan sizlere Atamızın armağanıdır. Demokratik Cumhuriyetimizin en temel organı olan TBMM sizin geleceğinizin teminatıdır. Sizler de bu meclisin sarsılmaz muhafızları olacaksınız. Dünyanın tek çocuk bayramına sahip olan sizler 1979 yılından beri bayramınızı dünya çocuklarıyla birlikte kutlamaktaydınız bu yıl salgın hastalık nedeniyle coşkunuz belki buruk kalacaktır. Önünüzde nice coşkulu bayramlar da hep birlikte olabileceğimizi asla unutmayın.   Değerli vatandaşlarımız. TBMM sizin meclisinizdir. Biz asıl, oradakiler vekildir. Bize hizmet edenleri iyi tanıyın, etmeyenleri de oylarınızla cezalandırmayı ihmal etmeyin. Cumhuriyetin, demokrasinin fazileti buradadır.   Bayramımız kutlu olsun. Bize bu güzel bayramı bizlere armağan eden yüce insan Atatürk ‘e sonsuz teşekkürler. Eserin ebediyen yaşayacaktır.