Yaş ilerledikçe  insan ister istemez çocukluk, ilk gençlik ve gençlik yıllarını yeniden yaşamak ister.  Özellikle de çocukluk çağlarındaki doyumsuz neşe ve mutluluğu yeniden yaşama arzusu bir tutku, bir arzusudur. İnsanın geçmişte yaşadığı öyle güzel günleri vardır ki, bunları hatırlayıp düşündüğünde o anları tekrar yaşamak istermişçesine iç geçirir, o günlerin dünya değerinde yaşanmış günler olduğunu düşünür. Bu nedenle Divan Edebiyatının ünlü şiirlerinden birinde  “Öyle zaman olur ki hayali cihan değer. “diye bir mısra vardır ve  dillere yerleşmiş, özdeyiş haline gelmiştir. “Öyle anılar vardır ki onları hayal edip, yeniden yaşamak bile dünyaya değer anlamına gelen bu güzel sözü canlı canlı yeniden yaşadım.   Dün gece Halk TV'de Tuba Emlek’in  'İz Bırakanlar' programına takılı kaldım. Konuklar bir zamanların dillerden düşmeyen şarkılarını seslendiren Rana ve Selçuk Alagöz kardeşler idi. Bizim kuşak bu kardeşleri ” Vah bacım vah “, “Zeyno”, Bana Kara diyen dilber”, “Malabadi Köprüsü” gibi şarkılarıyla hatırlayacaklardır. Rana ve Selçuk Alagöz kardeşlerin müziği her zaman kulağıma hoş gelmiş ve zevkle dinlemişimdir. Bir de ben,  bu müzik ustası kardeşleri bir başka nedenle unutamıyorum. Yanılmıyorsam 1971 yılında İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsünde verdikleri bir konserlerinde tanımıştım.   O zamanlar henüz yeni yeni parlamaya başlayan bu kardeşlerin okulumuzdaki konseri de benim belleğime öyle yerleşmiş olmalı ki Rana Alagöz’ün o billur gibi sesi ile Selçuk Alagöz’ün buğulu sesi kulaklarımdan silinmedi gitti. Hele Rana Hanımın anons ederek  tanıttığı parçasını ise hiç unutmadım.Rana Hanım bu konserleri sırasında “Şimdi okuyacağım şarkımızı ilk kez burada,sizin için  söylüyorum. Yakında plağa  da okuyacağım demiş ve eklemişti. “Her şey bitmiştir artık.” Evet bu şarkılarını ilk kez duyuyor ve gerek sözlerini gerekse müziğini çok beğenen bizler bu şarkıyı çılgınca alkışlamıştık.   Bu şarkı her dinlediğimde beni o günlere götürüyor ve tarifsiz bir hazzı yaşatıyordu hep.   Programı sonuna kadar dikkatlice ve zevkle izledim. İki kardeşin müzik dünyasındaki geçmişini ve başarı basamaklarını hızla yükselişlerini yakından tanıma fırsatını buldum. Programı izlerken yine yarım yüzyıl öncesine sürüklendim gittim.   İlk kez bize okuduğu ve yıllarca dillerden düşmeyen o meşhur şarkıları “ Her şey bitmiştir artık” şarkılarını söylerler diye merakla bekledim ama maalesef söylemediler. Telefonla ulaşabilme imkanım olsaydı bir istekte bulunmayı düşünürdüm ama o da gerçekleşmedi. Eh bende iyi ki YouTube var diyerek oradan dinleyerek özlem giderdim..   Bu müzisyen kardeşler dallarında üstün bir başarı elde etmişler ve iz bırakanlar listesine girerek isimlerini müzik dünyasının altın sayfalarındaki yerlerini almışlardır. Sesi aynı güzellikte olan Rana kardeşimize ve beste çalışmalarına halen devam ettiğini belirten Selçuk kardeşimize nice başarılı sanat yılları dileyelim.