Siyasi partiler belli bir siyasal ve ekonomik düşünce etrafında belli sistemi benimseyenlerin meydana getirdikleri topluluklardır.
Parti mensupları arasındaki dayanışma genellikle kendiliğinden doğar. Doğal olarak bütün kurumlarda olduğu gibi, bilinen unvanlara sahip kişiler, yasaların çizdiği çerçeve içerisinde seçimle partilerin yöneticileri seçilir. Bir siyasi parti, daima aynı doktrini benimseyen veya birbirine yakın düşünceleri taşıyan kişilerden oluşturduğu için değişik fikirdeki kimselerin görevleri paylaşması pek farklı bir durum yaratmaz.
Partilerde aynı düşünceleri paylaşan kimselerin oluşturduğu ortama Toplumsal Zemin adı verilir.
Faaliyetin genişleyip büyümesi için en üst düzeyde özgürlük ana koşuldur. Bunun doğal sonucu olarak parti içinde unvanları ne olursa olsun kişilerin birbirleri aleyhine çalışmaması gerekir.
Devleti yönetmeye talip kuruluşlar olduğu için parti içi unvanı ne olursa olsun tüm mensuplar halka örnek bir davranış sergileme zorundadır. Siyasal parti bir şirket değildir. Payı yüksek olan yönetimde de kolaylıkla yer alır, diye bir kural olmadığı gibi, üstün nitelikleri ile kendilerini kanıtlamış kişilerin “Kontenjanımız sınırlı idi, değerli isimleri aday gösteremedik” iddiası pek doyurucu sayılmaz. Değerli isimlere kontenjan yolu olmuyorsa başka bir yön bulunamaz mı idi?
Ana Muhalefet Partisinden sonra gelen diğer ülkelerin ümidi partide de benzeri uygulamalarla aday gösterilmeyen “değerli isimler” olmuştur.
Bir tarafta Cumhuriyet rejimini sürdürmek isteyen büyük bir vatandaş topluluğu ve çok sayıda siyasal parti karşısında yeni bir hükümet şekli hatta yeni bir rejim oluşturma sevdasına kendini kaptırmış parti ve üst düzey yöneticilerimiz vardır.
Her ne kadar yolsuzluk ve hırsızlık konulu söylentiler iddia düzeyinde ise de, bu iddia ve suçlamalar ülke sınırlarını aşmış çok ciddi yayın organlarının açıklama ve tahlilleri arasında yer almıştır. Yabancı gazete ve dergilerde nitelikli yazarların tahlil ve incelemeleri yer almıştır ve almaktadır.
Olağanüstü durum yalnız siyasal davranışlar ile sınırlı değildir. Dengesizlik ekonomi, eğitim, hukuk, güvenlik ve daha birçok alana sıçramıştır.
Sözün kısası bu olağan üstü ortamda hepimiz muhalif siyasi partilerden en üst düzeyde dikkat ve bencil olmayan tutum ve özen bekliyoruz. Ana muhalefet parti liderlerinin birbirinden değerli çok sayıda aday ile ilgili olarak, “değerli isimleri aday gösteremedik” şeklinde açıklaması, üzülerek ifade etmek isterim. İnandırıcı olmaktan uzaktır.
Umarım bu uygulama, geçmişte olduğu gibi birçok seçmenin sandığa gitmesini engellemez.