bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Hüsnü Barışan
Köşe Yazarı
Hüsnü Barışan
 

ERMENİ GERÇEĞİ

Ermenistan doğuda Türkiye ile sınırı olan 30.000 m2 yüzölçümünde, 2.000.000 dolayında nüfusunun % 16’sı Türk olan Başkenti Erivan olan bir ülkedir. Ermeniler dil ve köken itibari ile Hint-Avrupa grubunda yer alırlar. Orta Çağda iki Ermeni krallığı vardı. Birincisine 1080’de Selçuklular ikincisine 13 yy.’da Memluk Türkleri son verdi. Bugün Ermenilerin bulunduğu topraklar bir zamanlar Osmanlı toprağı idi. Osmanlı döneminde Ermeniler İmparatorluğun hemen her yerinde yaşardı. Ve devletin güçlü himayesi altında idi. Devletçe “Tebaı- Sadıka” diye anılırdı. Çok kez el sanatlarında mahir Ermeniler Anadolu’nun çeşitli yerlerinde İstanbul’a göç ettirilmişti. İngiltere ve Rusya’nın onları hükümet aleyhine kışkırtmaya başlayıncaya kadar gerek yaşam düzeyleri gerekse yüklendikleri resmi görevler hep en üst düzeyde idi. İngiltere ve Rusya onları geniş ölçüde devlete karşı isyana teşvik edinceye kadar Ermeni Dış İşleri Bakanı görev yapmış Londra ve Paris gibi büyük ülkelerde Osmanlı büyükelçileri, Ermeniler arasından seçilmiştir. Sadrazamlığa kadar yükselenler olmuştur. 1878 Uluslararası Berlin Anlaşması’nda Ermeniler için ön görülen ihracat yeterince yapılmayınca devlete karşı bir isyan başladı. Ermeniler Arap ülkelerine göre zorlanınca, Kürtler de kalacak arazileri toplarız ümidi ile Ermenilere saldırdılar. İşte bütün bu olayların akabinde pek çok Ermeni, bugünkü Ermenistan’ın olduğu bölgeye Avrupa ülkelerine ve de ABD’de göç etti. Bugün Türkiye’de 100.000, Suriye’de 200.000, Lübnan’da 100.000, İran’da 100.000, Fransa’da 40.000, Kıbrıs’ta 5.000 Polonya’da 15.000, Bulgaristan’da 8.000, Brezilya’da 10.000, Arjantin’de 10.000, ABD’de 150.000 olmak üzere dünyada 300.000 Ermeni azınlığı olduğu tahmin edilmektedir. Bir süreden beri 1915 Ermeni ayaklanmalarına karşı Osmanlı’nın soykırım yaptığını iddia eden Ermeni hükümeti bu konuda çok sayıda devletin millet meclislerinden iddiayı onaylayan kararlar çıkartmayı başarmıştır. Süreç özellikle olayların 100. yıl dönümü 2015 de en üst düzeye ulaşmış ve Türkiye aleyhine çıkan bir bir arkası kararlardan sonra Türkiye’den bir tazminat ve de toprak sistemi ufukta kendini göstermiştir. İnanılmaz bir tutumla bazı devletler soykırım yok demeyi suç sayacak kadar ileri gitmiş; değil bütün insanlığın taş devrinde dahi benimsediği hukuksal kararları kabul etmiştir. Türkiye’deki İşçi Partisi’nin Başkanı sayın Doğu Perinçek’in Ermeni soykırımının bir yalan olduğunu söylemesi ardından hapis ve para cezalarına İsviçre mahkemelerince çarptırılması bardağı taşıran son damla olmuş; olayla ilgili sayın Perinçek’in Strasburg uluslararası mahkemede “kişinin bir olayı değerlendirmede özgür olacağı”, şeklinde karar verilmiş ancak davada Ermenilerin de taraf olarak gösterilmesi gerektiğine üst mahkemece işaret edilmiştir. Yapılan son duruşmadan sonra şimdi Yargıtay ana dairesi son kararı verecektir. Ülkemizin yakın bir gelecekte içine düşebileceği onarılmaz durumu önlemek ve hem de çok sayıda devlet mahkemeleri ve parlamentolarına “DUR!” demek anlamında olan kararın alınmasına sayın Perinçek’in ülkesine son derece büyük bir hizmette bulunmuştur. Emekli büyükelçi sayın Şükrü Elekdağ, ana daire nihai kararının şimdiye kadar verilen kararlar doğrultusunda olması halinde Ermeni soykırımı deyiminin reddi suç sayılmayacağı kesinlik kazanacak ve Ermenistan büyük bir olasılıkla düşmanlık ve intikam duygularında vazgeçmek zorunda kalacaktır. Aklıma gelen bir anımla bitirmek istiyorum yazımı: Yanılmıyorsam 1961 yılında Kıbrıs’ta çalışırken, bir ara birkaç günlüğüne Lübnan-Beyrut’a gitmiş idim. Lefkoşa’ya birkaç günlüğüne gelen bir Türk avukat benden kendisine bir takım elbise almamı istedi ve bir kağıda şekil çizmek sureti ile ölçüleri yazdı. Otelde en iyi hazır elbiseci dükkanını sordum. ALFA adlı firma dediler. Gittim baktım on katlı koskocaman bir bina. Takım elbiseler bölümünü sordum. Yer altında 3. kat dediler. Asansörle aşağıya indim. İki genç beni karşıladı. Bana rafları gösterdiler. Sonra ben ölçüleri gösterince hemen Türkçe olarak “Eh burada Türkçe yazıyor!” diye haykırdı bir tanesi. Sonra da ilave etti. “Dedemin vasiyeti gereği sizi burada öldürmem gerek!” sonra da cebinden çıkardığı kocaman bir tabancayı bankonun üzerine koydu. Amma bir iki dakika sonra konuşma değişti. “Dedelerimiz birbirini öldürdü ise biz de mi öldüreceğiz birbirimizi!” dedi ve hemen telefona sarıldı. Bana ölçülere uygun birkaç takım gönderdiler. Üzerlerindeki fiyatlara baktım, uzattığı fişe baktım, tam % 50 indirim yapılmıştı. Paketlerle ayrılırken firma müdürünün çay ikramı da eklendi bu kısa dostluğa! Ermeni görevli, satıcı-müşteri ilişkilerini ön planda tutmuş intikam duygularını arka plana atmış idi. Sayın Perinçek’in uluslararası alanda sağladığı ulusal başarısı için devletin üst düzeyinden, yönetici-vatandaş ilişkileri gereği, yalın da olsa bir teşekkürü hak ettiğini sanıyorum. 
Ekleme Tarihi: 11 Mart 2015 - Çarşamba

ERMENİ GERÇEĞİ

Ermenistan doğuda Türkiye ile sınırı olan 30.000 m2 yüzölçümünde, 2.000.000 dolayında nüfusunun % 16’sı Türk olan Başkenti Erivan olan bir ülkedir. Ermeniler dil ve köken itibari ile Hint-Avrupa grubunda yer alırlar.

Orta Çağda iki Ermeni krallığı vardı. Birincisine 1080’de Selçuklular ikincisine 13 yy.’da Memluk Türkleri son verdi. Bugün Ermenilerin bulunduğu topraklar bir zamanlar Osmanlı toprağı idi. Osmanlı döneminde Ermeniler İmparatorluğun hemen her yerinde yaşardı. Ve devletin güçlü himayesi altında idi. Devletçe “Tebaı- Sadıka” diye anılırdı. Çok kez el sanatlarında mahir Ermeniler Anadolu’nun çeşitli yerlerinde İstanbul’a göç ettirilmişti. İngiltere ve Rusya’nın onları hükümet aleyhine kışkırtmaya başlayıncaya kadar gerek yaşam düzeyleri gerekse yüklendikleri resmi görevler hep en üst düzeyde idi. İngiltere ve Rusya onları geniş ölçüde devlete karşı isyana teşvik edinceye kadar Ermeni Dış İşleri Bakanı görev yapmış Londra ve Paris gibi büyük ülkelerde Osmanlı büyükelçileri, Ermeniler arasından seçilmiştir. Sadrazamlığa kadar yükselenler olmuştur. 1878 Uluslararası Berlin Anlaşması’nda Ermeniler için ön görülen ihracat yeterince yapılmayınca devlete karşı bir isyan başladı. Ermeniler Arap ülkelerine göre zorlanınca, Kürtler de kalacak arazileri toplarız ümidi ile Ermenilere saldırdılar. İşte bütün bu olayların akabinde pek çok Ermeni, bugünkü Ermenistan’ın olduğu bölgeye Avrupa ülkelerine ve de ABD’de göç etti.

Bugün Türkiye’de 100.000, Suriye’de 200.000, Lübnan’da 100.000, İran’da 100.000, Fransa’da 40.000, Kıbrıs’ta 5.000 Polonya’da 15.000, Bulgaristan’da 8.000, Brezilya’da 10.000, Arjantin’de 10.000, ABD’de 150.000 olmak üzere dünyada 300.000 Ermeni azınlığı olduğu tahmin edilmektedir.

Bir süreden beri 1915 Ermeni ayaklanmalarına karşı Osmanlı’nın soykırım yaptığını iddia eden Ermeni hükümeti bu konuda çok sayıda devletin millet meclislerinden iddiayı onaylayan kararlar çıkartmayı başarmıştır. Süreç özellikle olayların 100. yıl dönümü 2015 de en üst düzeye ulaşmış ve Türkiye aleyhine çıkan bir bir arkası kararlardan sonra Türkiye’den bir tazminat ve de toprak sistemi ufukta kendini göstermiştir. İnanılmaz bir tutumla bazı devletler soykırım yok demeyi suç sayacak kadar ileri gitmiş; değil bütün insanlığın taş devrinde dahi benimsediği hukuksal kararları kabul etmiştir.

Türkiye’deki İşçi Partisi’nin Başkanı sayın Doğu Perinçek’in Ermeni soykırımının bir yalan olduğunu söylemesi ardından hapis ve para cezalarına İsviçre mahkemelerince çarptırılması bardağı taşıran son damla olmuş; olayla ilgili sayın Perinçek’in Strasburg uluslararası mahkemede “kişinin bir olayı değerlendirmede özgür olacağı”, şeklinde karar verilmiş ancak davada Ermenilerin de taraf olarak gösterilmesi gerektiğine üst mahkemece işaret edilmiştir. Yapılan son duruşmadan sonra şimdi Yargıtay ana dairesi son kararı verecektir. Ülkemizin yakın bir gelecekte içine düşebileceği onarılmaz durumu önlemek ve hem de çok sayıda devlet mahkemeleri ve parlamentolarına “DUR!” demek anlamında olan kararın alınmasına sayın Perinçek’in ülkesine son derece büyük bir hizmette bulunmuştur.

Emekli büyükelçi sayın Şükrü Elekdağ, ana daire nihai kararının şimdiye kadar verilen kararlar doğrultusunda olması halinde Ermeni soykırımı deyiminin reddi suç sayılmayacağı kesinlik kazanacak ve Ermenistan büyük bir olasılıkla düşmanlık ve intikam duygularında vazgeçmek zorunda kalacaktır.

Aklıma gelen bir anımla bitirmek istiyorum yazımı:

Yanılmıyorsam 1961 yılında Kıbrıs’ta çalışırken, bir ara birkaç günlüğüne Lübnan-Beyrut’a gitmiş idim. Lefkoşa’ya birkaç günlüğüne gelen bir Türk avukat benden kendisine bir takım elbise almamı istedi ve bir kağıda şekil çizmek sureti ile ölçüleri yazdı.

Otelde en iyi hazır elbiseci dükkanını sordum. ALFA adlı firma dediler. Gittim baktım on katlı koskocaman bir bina. Takım elbiseler bölümünü sordum. Yer altında 3. kat dediler. Asansörle aşağıya indim. İki genç beni karşıladı. Bana rafları gösterdiler. Sonra ben ölçüleri gösterince hemen Türkçe olarak “Eh burada Türkçe yazıyor!” diye haykırdı bir tanesi. Sonra da ilave etti. “Dedemin vasiyeti gereği sizi burada öldürmem gerek!” sonra da cebinden çıkardığı kocaman bir tabancayı bankonun üzerine koydu. Amma bir iki dakika sonra konuşma değişti. “Dedelerimiz birbirini öldürdü ise biz de mi öldüreceğiz birbirimizi!” dedi ve hemen telefona sarıldı. Bana ölçülere uygun birkaç takım gönderdiler. Üzerlerindeki fiyatlara baktım, uzattığı fişe baktım, tam % 50 indirim yapılmıştı.

Paketlerle ayrılırken firma müdürünün çay ikramı da eklendi bu kısa dostluğa! Ermeni görevli, satıcı-müşteri ilişkilerini ön planda tutmuş intikam duygularını arka plana atmış idi. Sayın Perinçek’in uluslararası alanda sağladığı ulusal başarısı için devletin üst düzeyinden, yönetici-vatandaş ilişkileri gereği, yalın da olsa bir teşekkürü hak ettiğini sanıyorum. 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.