Güce dayalı sporlar içinde güreşi severim. Asil spordur, öyle kazanmak için her şeyi yapamazsınız. Maksat, çeşitli oyunlarla, belirli kurallara dayanarak rakibin sırtını yere getirmektir. Ama dediğim gibi belirli kurallara dayanarak.
Gelin görün yasa bilmez, kural tanımaz bir dönemden geçiyoruz. Tek amaç kazanmak, kazan da nasıl kazanırsan kazan. Her şey serbest, her yol mübah. Oysa serbest güreşte bile kurallara uymazsanız diskalifiye olursunuz. Bu yüzden ata sporumuz güreşin pabucu dama atılmış, onun yerini şikenin, üç kağıdın, kumarın cirit attığı futbol almıştır.
Halbuki; tek dalmak, çift dalmak, künde, köprü, el ense gibi onlarca oyun vardır güreşte. Hele kafayla kolu birlikte kavrayıp rakibi çevirmeye kafa kola almak denir ki, bir de çelmeyi taktınız mı, rakibin sırtını yere getirdiniz demektir.
Her ne kadar güreşten yüz çevrilse de, kafa kola almaktan nedense bir türlü vazgeçilememiştir. Yalnız bu "kafa kola almanın” güreştekiyle hiç bir ilgisi yoktur. Üstelik çok zordur, büyük beceri gerektirir. Esası, hiç inanılmadığı halde karşındaki insanı ince, zarif, masalsı sözcüklerle överken, kendinize ulvi, yüce hava verip, erişilmez güçler sahibi olduğunuza inandırmaya dayanır ki, zavallı denek, övgülerin hayali gücüyle gökyüzünde salım salım salınırken bulur kendisini.
İnsanız, ilgi övgü, hepimizin hoşuna gider. Sizi bilmem ama ben ilgimi ifadede zorlanırım. Hatta aşırı ilgiyi, övgüyü "hafiflik " olarak görürüm. Karşımdaki kişiyi içimden takdir ederken, "Bu benden bir şeyler bekliyor da, o yüzden beni övüyor " diye düşünür diye, bir türlü yüzüne söyleyemem. Bunu çok iyi beceren insanlar var. Gerçek duygularını dile getirenlere sözümüz yok. Derdimiz sahte övgülerle karşısındakini kafa kola alıp işini gördürenlerle.
Bu gün toplumumuz neredeyse," Kafa kola alanlar" ile " Kafa kola alınanlar" diye ikiye ayrılmış durumdadır.
Oysa kafa çok önemli bir organımızdır. Öyle çok oynamaya gelmez. Zaten kafaları oynatmaya gıdım kalmış haldeyiz, lütfen, lütfen daha fazla zorlamayınız. Merak ettiğimiz en önemli husus, bundan sonra oyun nasıl oynanacaktır?
Oyunu kurallarına göre mi oynayacağız, yoksa gücü yeten yetene mi?