Tireli Mustafa amca adeta yeniden doğdu

Yıllarca böbreklerinden sorun yaşayan ve 2013 yılında diyaliz makinesine bağlı yaşamak zorunda kalan Tireli yaşlı vatandaş Mustafa Aybar’ın derdine çare; Tire Devlet Hastanesi ile şifalı otlar oldu. Diyaliz makinesinden kurtulan Aybar, “Adeta yeniden doğmuş gibi oldum” dedi.

Böbrek yetmezliği sonucu diyaliz makinesine bağlı bir yaşam süren vatandaşların çektiği meşakkatleri herkes bilir. Birçoğu böyle bir sıkıntıdan kurtulmak ve böbreklerinin ihtiyaçlarını yeniden giderdiğini görmek için gitmedik hastane, çalmadık kapı bırakmaz. Bu hastalardan biri olan Tireli Mustafa Aybar (62), yaklaşık 40 yıl önce ufak ufak başlayan ve yıllar içinde büyüyen böbrek rahatsızlığının sonunda, iki yıl önce, diyaliz makinesine bağlı yaşama noktasına kadar geldi. 2013 yılında kendisini kontrol eden doktorların,  “İki böbreğinde iflas etmiş. Diyaliz makinesine bağlanman gerek” demesi üzerine büyük bir üzüntü yaşayan ve günlerce psikolojisi bozulan Aybar, daha sonra yaklaşık 11 süren diyaliz makinesine bağlı bir yaşam sürdü. “Diyalize bağlı insanların ne sıkıntılar çektiğini iyi bilirim. Allah hepsine yardım etsin !” diyerek duygulanan ve geride bıraktığı tüm diyaliz hastası arkadaşlarına şifa dileyen Aybar, yaklaşık 9 ay önce diyaliz makinesinden kurtulduğunu mutlu gözlerle dile getirdi. YILLAR İÇİNDE ARTAN BÖBREK SORUNU SONUNDA DİYALİZ MAKİNESİNE MAHKUM ETTİ Diyaliz makinesine bağlı yaşamaktan kurtuluş hikayesini kısaca anlayan Mustafa Aybar, şunları söyledi; “Gençlik yıllarımdan bu yana çektiğim böbrek sızılarım, son 7-8 senede oldukça arttı. Hastanelerde yaptırdığım tetkiklerde böbreklerimin bir kısmının çalışmadığı ve mesanemin küçüldüğü tespit edildi. Bu sıkıntıların önünü alamadım ve en sonunda böbreklerimin çalışamamasına kadar ilerledi. Birçok hastane ve doktora gittim. İki yıl önce Antalya’da böbreğime sten taktılar. Tüm bu gayretlerime rağmen, 2013 yılı yaz mevsimi döneminde diyaliz makinesine bağlanmak zorunda kaldığımı doktorlar bana söyledi. Bunu duymak üzücü ve moral bozucuydu.” YAPILAN BAŞARILI OPERASYON ÇOK ETKİLİ OLDU “Fakat yapacak bir şey yoktu. Diyaliz makinesine bağlı olarak 11 ay geçirdim. Daha sonra Tire Devlet Hastanesi’nde, yaşım ve yaşadığım sıkıntıların da faktör olduğu, riskli bir ameliyat kararı aldım. Ameliyata 1. aşama olan ‘prostatın kazınması’ ve 2. aşama olan ‘tıkalı olan böbrek ağzının açılması’ aşamalarının istenilen şekilde yapılması, ameliyatın bir sonraki aşamasına gerek bırakmadı.” ŞİFALI OTLAR, TUVALETİMİ YAPMAMA YARDIMCI OLDU “Fakat sağ olsun doktorumun başarı ile gerçekleştirdiği ameliyat sonrası her şey bitmemişti. Küçük tuvaletimi yapamıyordum. Mesanemin iyice küçülmesi sıkıntı oluşturuyordu. Bu durum beni arayış içine soktu. Gazeteleri, kitapları araştırdım. Sonunda kendime, çok geniş olan ‘şifalı bitkiler’ dünyasında bir çözüm buldum. Keşfettiğim iki otu kullanmaya başladım. Bunlar; ‘Altınotu’ ve ‘Ekinezya’dır. Altınotu’nun idrar sökücü yönü, idrarımın gelmesini sağladı. Ekinezya’nın da bağışıklık sistemine katkısı, vücudumun direncinin artmasına neden oldu. Araştırmalarım, bu otların bana faydalı olacağı yönünde bir sonuca ulaşmama sağladı. Ben de kullanmaya başladım. Küçük tuvalet konusunda yaşadığım sorunlar, zaman içerisinde aşamalı olarak azaldı. Şimdilerde az miktarda fakat sık sık küçük tuvaletimi yapmaktayım. Sıkıntımı tam olarak atlatmış değilim. Ama diyaliz makinesine bağlı değilim. Doktorlarım, buna da şükretmem gerektiğini, böbreklerimin düşük de olsa çalıştıklarını belirtti. Bu noktaya ulaşmak çok güzel, sanki yeniden doğmuş gibi mutlu oldum.”     HABER: KAMURAN KIZILBOĞA