bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

BAŞKAN SOYER'DEN 550 GÜN RAPORU

Gündem 23.10.2020 - 13:15, Güncelleme: 19.02.2023 - 03:58
 

BAŞKAN SOYER'DEN 550 GÜN RAPORU

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, görevde olduğu sürede hayata geçirilenleri detaylıca kamuoyuyla paylaştı.
Soyer, “Aşkla bir arada yaşamanın yolunu bulacağız, ya yolunu bulacağız ya yeni bir yol açacağız, biz buna muktediriz, biz İzmir’iz” dedi. Konuşmasının sonunda bürokratları sahneye çağıran, teşekkür eden Başkan Soyer, kentteki ilk defa manda sütünden üretilen mozzarella peynirinin tadına baktı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Tunç Soyer, 31 Mart 2019 tarihinde seçilmesi ve 8 Nisan’da göreve gelmesinin ardından geçen sürede gerçekleşen faaliyetleri kamuoyuna duyurmak için basın toplantısı düzenledi. Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) ‘Aşkla 550 Gün’ adı altında gerçekleşen programda Soyer ailesi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, CHP’li milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, STK, sendika temsilcileri ve diğer siyasi partilerin temsilcileri yer aldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, sunum için kürsüye gelmeden önce gerçekleşen faaliyetlerin derlendiği bir video gösterimi yapıldı. Sonrasında Belediye Başkanı Soyer açıklamalarda bulundu. VİZYONUMUZU CEMRELERLE DUYURMUŞTUK Başkan Soyer, “Kampanya döneminde doğayla olan bağımızı hatırlatarak ve atıf yaparak üç cemreyle vizyonumuzu başlattık. Refahı büyüteceğiz demiştik. Adil dağıtacağız demiştik. Bugün ne mutlu bize ki ilk 550 gün boyunca yaptıklarımızı sizlerle paylaşma imkanı bulduk. Seçim kampanyasında karamsarlığı, yoksulluğu İzmir’den başlayarak hayatımızdan çıkaracağımızı söylemiştim. Yepyeni bir hayatı İzmir’den başlayarak inşa edeceğiz demiştim. Mazbatamı almadan önce en az oy aldığım Kiraz’ın Dokuzlar Köyü’ne gittim. Gittim kahveye oturdum, kimse beni tanımadı. Bize niye oy vermediklerini anlamamıştım. Belli ki devlet pek yanarlında olmamıştı. Taleplerini dinledim ve yapılabilir oluğunu gördüm. Hemen harekete geçtik. Burnumuzun ucuna insanlar yapayalnız kalmıştı. Kısa sürede taleplerinin çoğunu karşılamıştık” dedi. DEMOKRASİ VURGUSU! Soyer, “2020-2024 hedefini BM 17 kalkınma hedefi doğrultusunda hareket ettik ve 10 yerel hedef ekledik. Kalkınma hedeflerini belediyenin kılcallarına işleyen bir yere taşıdık. BM kalkınma hedeflerini İzmir adar içselleştirmiş başka bir şehir olduğunu sanmıyorum. İzmir’in ekonomisini canlandırmak yenilikçi düşünceyi merkezimize koyduk. Geleceğin rüzgarı hantal ve büyük yatırımlardan değil dinamik fikirlerden yana esiyor. Biz de tam da bu şekilde yelken açtık. İzmir’deki temel çıkış noktamız bu şehrin yerelden kalkınma mücadelesini büyütmek, refahı attırmak ve adil dağıtımı sağlamaktır. Ekonomik iklim kuruyoruz. Bunun oluşabilmesinin de temel bir şartı var. O da; demokrasidir” diye konuştu. ŞEFFAFLIK ÇIKIŞI: MECLİSİMİZDE NEREDEYSE TÜM KARARLAR OY BİRLİĞİYLE ALINIYOR “Demokrasi kültürü ilk bu coğrafyada başlamış” sözleriyle devam eden Soyer, “Biz farkında olmasak da katılımcı demokrasi kültürü İzmir sokaklarında binlerce yıldır dolaşıyor. Biz bunun mümkün olduğunu, kavga etmeden de başarabileceğimizi göstermeye çalışıyoruz. Türkiye’de eksik olan uzlaşma kültürünün İzmir’den filizleneceğini biliyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisinde neredeyse tüm kararlar oy birliğiyle alınıyor, toplantılarımız ve ihalelerimiz canlı yayınlanıyor. Farklı sesleri herkes bilsin istiyoruz. İzmir’de herkesi dinleyeceğiz demiştik. Buluşmalar adı altında bir araya geliyoruz. Her kesimin taleplerini dinleyerek politikalar üretiyoruz. Vatandaşlarımıza belediyeye ulaşabilecekleri farklı iletişim kanalları gerçekleştirdik. Hızlıca çözüm üretiyoruz. Seyyar Makam ile özellikle arka mahallelere gidiyoruz. Vatandaş ve muhtarlara dokunma imkanı buluyoruz. Ekiplerimizi hızla yönlendiriyoruz. Yeni çözümler de ürettik. Hemşeri İletişim Merkezi taleplere cevap verme ve sorunları çözme adına çok etkili. Şeffaf yerel yönetim anlayışımızı dijital platformda da hayata geçirmek için yeni bir zemin oluşturduk. Biz İzmir Dijital Platformu’nu kurduk. 4 buçuk milyonluk bir meydan yaratmayı hedefliyoruz. İzmir ile ilgili kararları tüm vatandaşlarımızın duymasını ve karar alma süreçlerine katılmasını hedefliyoruz. Demokrasi insanlığın en değerli inovasyonlarından bir tanesidir. Demokrasi olmadan da kalkınmak mümkün elbet ama öyle olursa refahın adaletsiz bir şekilde dağıtılmasına sebep oluyor. Siz demokrasisiz bir zenginleşmeyi sağlayabilirsiniz ama bu belli zümrenin refahına katkı sağlar. Onu korumak için de demokrasiden uzaklaşırsınız. Bu huzuru da barışı da yok eder. Biz bir yandan refahı büyütüyoruz ama bunun adil olarak kente yayılması için var gücümüzle çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. DÜNYADA OYNANAN OYUNU İZMİR’DE BOZUYORUZ! Geçmiş yıllarda değiştirilen yerel yönetimler yasasını hatırlatan ve tarıma zararı olduğunu vurgulayan Soyer, “O dönemde köyler mahalle haline gelmemeli diye haykırmıştık. Türkiye tarımı çöker demiştik. Ne yazık ki böyle oldu. Yasa çıktığından beri 8 yılda köydeki tarım hiç olmadığı kadar örselendi. Üreticimiz zarar gördü, insanlar sağlıklı gıdadan mahrum kaldı. Çiftçinin gelirini arttırmak ve arzu ettiği sürece doğduğu yerde doymasını sağlamak istiyoruz. Vaat ise verimi arttırmak! Çiftçinin sırtına öylesine bir girdi maliyeti yükleniyor ki, ürün artsa bile çiftçinin geliri düşüyor. Çiftçi ithal ilaçlara, gübreye, sulamaya veriyor. Sonunda pes ediyor, şehre göçüyor. Tüm dünyada oynanan ve bizim İzmir’de bozduğumuz şey bu! Yerel tohuma ve yerel hayvan ırklarımıza sahip çıkıyoruz. Atalık ırkları yaşatıyoruz ve girdi maliyetlerini düşürüyoruz. Ticari avantaja dönüştürüyoruz. Ürünlerimizi işlemek ve markalaşmak ilkesine sahip çıkıyoruz. Eskiden tarım sadece tarlada üretmekten ibaretti. Sadece ziraat biliminin konusuydu. Çağımızda tasarım, iletişim ve pazarlama önemli. Bu konularda çiftçimize destek olmaya çalışıyoruz. Bir araya gelerek güçlendirmeyi hedefliyoruz. Yani kooperatifleşmek… Çiftçinin haklarını koruyabilmesi için bir araya gelmesi önemli. Türkiye’de haklı olmak yetmez güçlü olmanız lazım. Ürünü uluslararası arenada pazarlamak… Arkadaşlarımız bu konuda çalışıyor. Dış fuarlara katılmak ihracat demek... Türkiye’nin tek organik fuarı Ekoloji İzmir... Üreticilerimizi dünya devleriyle buluşturuyoruz. Geçmiş 550 günde İzmir tarımını geliştirmek için birçok adım attık” açıklamasında bulundu.   NİYE HOLLANDA’DAN GERİ KALDI? Soyer ayrıca, “Yine toprağımızı, suyumuzu koruyacağız. Zirai ilaç kullanılan tarım alanlarında boş diye atılan kutular doğayı zehirlemeye devam ediyor. Bize bunları getiren üreticilerimize topladıkları kadar solucan gübresi veriyoruz. Meralarda hayvan üreticiliğini teşvik ediyoruz. Buralarda alım garantisi veriyoruz. İşleme mandıraları ve tesisler kuracağız. İzmir’i bu konuda markalaştırmak temel kilometre taşımızıdır. İzmir aslında yüzyıllar boyunca yek başına liman olmamış. Arkasındakilerle var olmuş. Tarım ürünleriyle zenginleşmiş. Ege Bölgesi aslında Hollanda’dan daha büyük… Hollanda bugün dünyanın ikinci tarım ithalatçısı… Niye geri kaldık? Daha az mı insanımız vardı? Şimdi bunu dürüstçe düşünüp cevaplandırmak zorundayız. İzmir’de yaptığımız ve yapacaklarımız bunun cevabı. Hollanda ve bizim topraklarımızı karşılaştırırsanız bizim çok daha güçlü olduğumuzu görürsünüz. Ama üretici güçsüz düşmüş. Bu çiftçi hiçbir üründen kazanamıyor. Bu ürünleri inatla yetiştirmeye devam ediyor ve sonunda tarlasını satıp kentin ucuz iş gücünce katılıyor. Bu asla razı olmayacağımız bir durum. Bu bereketli coğrafya çok daha kaliteli bir yaşam sunuyor. Bunları yaparsak Hollanda’dan daha güçlü tarımımız olmasına muktediriz. Vatan sevgisi önce özgücünüze inanmakla başlar. Kendi çiftçinizi haksız rekabete sokmamalısınız. Daha geçen gün gümrük vergisini sıfırlayan bir karar aldılar. Toprağını koruyan, tohumlarına sahip çıkan bir tarıma ihtiyacımız var. Tüm engellerle her ne pahasına olursa olsun mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu topraklarda tohumu tekellere bırakırsanız savaş alanlarındakinden çok daha fazlasını kaybedersiniz. Tohuma sahip çıkacağız. Çünkü tohum köktür, gelenektir, gelecektir” dedi. BEN YALNIZCA İNSANLARIN DEĞİL FLAMİNGOLARIN DA BAŞKANI OLACAĞIM DEMİŞTİM Soyer, “Ben yalnızca insanların değil flamingoların da başkanı olacağım demiştim. Bu öylesine söylenmiş bir söz değildi. Oy hakkı olmayan canlıların da haklarını korumamız gerekiyor. Pandemi tüm sorunlarımızı yüzümüze vurdu. Sorunlar insan eliyle çıkıyor. Biz bu yeryüzündeki en yalnız canlı türü olabiliriz. Bizim dışımızdaki varlıklar, döngü önceliklerimiz içinde toz zerresi kadar yer kaplamıyor. Aslında öyle mi? Ormanlar olmasa nefesi nereden bulacağız? Yapraklar dökülmesi tarım alanları nasıl olacak? Naçiz bedenlerimiz doğayla bağ kurmaya devam ediyor. Zihnimizde bu düşünceye dair zerre kırıntı yok. Doğayı yaşamlarımızın dışına itiyoruz ve asli gerçeğimizi unutuyoruz. Çiçek, böcek diyerek hafife alıyoruz. Bu da çok büyük hatalar yapmamıza sebep oluyor” diye konuştu. YEŞİL ALANLARI İKİ KATINA ÇIKARACAĞIZ! “İzmirliler için büyük yeni parklar kuruyoruz” açıklamasıyla devam eden Soyer, “Yaşayan parklar adını verdiğimiz 35 yeni parkı kentin çeşitli yerlerinde başlatıyoruz. İzmir vizyonumuzu yeşil altyapıyla sürdürüyoruz. Yeni stratejik planımızı yeşil altyapıyı ve yeşil alanların arttırılmasını en temel öncelciklerimizden kabul ettik. İzmir’deki yeşil alanları iki katına çıkarmak için hazırlıklarımızı tamamladık. Yeşil eylem planımız meclisimize sunulacak. Gediz Deltası için UNESCÜ Dünya Mirası çalışmamızı gerçekleştirdik. Kültürpark’ın imar planını yeniden ele aldık. Kültürpark’taki yeşil alan yüzölçümünü arttırıyoruz. Parktaki ekolojik girişimi destekliyoruz. İzmir’in ortasındaki bu yeşil vahayı diğer vadilerle bağlıyoruz. Yürüyüş ve bisiklet yolları oluşturuyoruz. Her İzmirli İzmir’in eşsiz doğal alanlarına ulaşabilecek. 35 bin metrekare alana kurulu köpek sahiplenme ve rehabilite hizmetini açacağız. Tüm canlıların yaşam hakkını insanlar kadar önemsiyoruz. İnsanların diğer canlılara merhamet değil yaşam alanlarını işgal ettiği için adalet borçlu olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. TÜRKİYE’DE EN ÇOK KADIN YÖNETİCİNİN GÖREV YAPTIĞI BELEDİYEYİZ! Sosyal alanda yapılanlara değinen Soyer, “Tüm vatandaşlarımızın yaş, ırk, kimlik ayrımı yapmaksızın hakları vardır. Bunların yerine getirilmesi için belediye anayız dedik. Bunları yerine getirmek lütuf değil zorunluluktur. Her türlü ayrımcılığa karşı mücadele edilmesi için, barışın şehrin her köşesine yayılması için kentsel eşitlik ve adalet şube müdürlüğünü kurduk. Refahın adil dağıtılması için birçok yöntem değiştirdik. Arka mahalleleri dinlemeyi baştan beri söylüyoruz. Dinleyince görüyoruz ki mütevazi talepleri var. Analar çocuklarını nasıl bağrına basarsa biz de köylülerimizi, işçilerimizi bağrımıza basıyoruz. Aramızda sarsılmaz bağlar kuruyoruz. Arka sıralardakiler için acil çözüm ekipleri oluşturduk. Ekiplerimizle gidiyoruz ve oradakileri dinliyoruz. Masalevleri arka mahallelerde yaygınlaştırdığımız projelerden biri… Çocuklar için fırsat eşitliği yaratmak istiyoruz. 275 kadına kurslar verdik. Süt Kuzu Projesi’ni yeni kooperatiflerle güçlendirerek 30 ilçeye yaydık. Girişimcilik merkezleri kuruyoruz. Şehrimizdeki okullara her türlü spor desteği veriyoruz. Geçtiğimiz aylarda plaj şampiyonalarına ev sahipliği yaptık. Maraton İzmir’i gerçekleştirdik. Kadınların karar alma mekanizmalarına katılımına büyük sorumluluğumuz var. Üretici ve semt pazarlarında kadınlara öncelik vermeye gayret ediyoruz. Anahtar… İlkini Örnekköy’de hizmete açıyoruz. Bu merkezler kadınlara özgü bilgi ve deneyim paylaşım aracı olarak hizmet veriyor. Belediyemizin kurumsal istihdamında cinsiyet eşitliğini gözetiyoruz. Tüm personel alımlarında bu bizim temel ilkemiz. Gururla söyleyebilirim ki aldıkları yetki açısından Türkiye’de en çok kadın yöneticinin görev yaptığı belediyedir” diye konuştu. KALKINMIŞ ÜLKELER ZENGİN FAKİR AYRIMI OLMAKSINIZ HERKESİN TOPLU ULAŞIMI KULLANDIĞI YERLERDİR Ulaşım politikasına ayrı bir parantez açan Soyer, “En iddialı yatırımlarımızı sürdürülebilir ulaşım alanında yaptık. Kent hayatımızın can damarı olan ulaşımda verdiğimiz mücadele çok büyük. Ulaşım kentlerin temel sorunlarının başında yer alıyor. Ülkemizde ne yazık ki insan odaklı değil otomobil odaklı çözümler üretildi. Yol, kavşak, viyadük gibi yapılar yapıldı. Tüm bunlar bireysel araç kullanımını teşvik etti ve yoğunluk ortaya çıkardı. Kalkınmış ülkeler zengin fakir ayrımı olmaksınız herkesin toplu ulaşımı kullandığı yerlerdir. Biz de vatandaş için hesaplı, yolcu için konforlu, belediye için tasarruflu, doğa için sürdürülebilir bir sistemi yarattık” dedi.   RAYLI SİSTEM YATIRIMLARI İÇİN TARİH VE RAKAM VERDİ! Göreve geldiğimde Narlıdere Metrosunu yüzde 12 oranında tamamlanmış olarak devraldım. Bizden önceki süreçte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. 125 milyon euro yatırım ile yüzde 65 tamamlanma durumuna getirdik. Merkezi hükümet desteği olmaksınız pandemi koşullarına rağmen! Metroyu vaktinde bitireceğiz. Temmuz’da açmış olacağız. Türkiye tarihinin en uygun maliyetiyle 2022’de İzmirlilerin kullanımına sunacağız. Buca Metrosu’nu hayata geçirme konusunda çok olumlu adımlar attık. Şu an bankalarla ortaklıklar kurduk. Katkı yapmak konusunda ilke kararı aldılar. 490 milyon euro yatırım yapılması konusunda mutabakat oluşturduk. Yılbaşında ihaleyi gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Çiğli Tramvay hattının yapım ihalesine 2 hafta içinde çıkacağız. 11 kilometre Çiğli tramvayı Karşıyaka hattının devamı niteliğinde 2023 yılında hizmete girecek. İzmir’i demir ağlarla öreceğiz demiştik. Hız kesmeden devam ediyoruz. Otobüs filomuzu geliştiriyoruz. Tek kalemde gerçekleşen en büyük otobüs ihalesine imza attık. Bisiklet kullanımı artıyor. Ulaşım yatırımlarımızı karayollarında, denizde ve raylı sistemde hız kesmeden sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.   HIZLI VE DOĞRU SONUÇLAR ELDE ETTİK Salgın sürecine dair konuşan Soyer, “İzmirlilerin sağlığı en büyük önceliğimizdi. Pandemi koşullarına göre hızlı bir kurumsallaşmaya ihtiyaç duyduk. Kriz belediyeciliği tanımını getirdik. Özel bir yönetmelik hazırladık. Yeni karar alma mekanizmaları kurduk. İzmir’deki dayanışmayı çok ama çok destekledik. Pratik araçlar getirdik. Bilim kurulu oluşturduk. Toplum sağlığı açısından bu kurul bize rehberlik etti. Kriz üst yönetim kurulunu oluşturduk. Hızlı ve doğru sonuçlar elde ettik. Çareler ürettik. Üreticinin ürünü dalında kalmasın diyerek gönüllü hasat başlattık. İhtiyaç sahibi vatandaşlara ürün dağıttık. Dar gelirli vatandaşlarımız başta olmak üzere istisnasız her haneye desek için ‘Biz Varız Kampanyası’nı başlattık. Halkın Bakkalı’nı, Askıda Fatura, Askıda Kitap kampanyalarını hep birlikte hayata geçirdik. Belediye tesislerimizi eğitim merkezi olarak kullanıyoruz. Öğrencilere internet ve tablet dağıtıyoruz. Maskeye ücretsiz erişimi sağlamak için maskematik uygulamasını ilk başlatan belediye olduk. Sadece Türkiye’ye değil dünyaya da ilham verdik” dedi. TÜRKİYE’DE EN ÇOK KÖY YOLU YAPAN BELEDİYEYİZ Soyer, “Daha kampanya döneminde rekor asfalt yılları olacağını söylemiştim. Hem köy yolarında hem ana arterlerde yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Pandemide kentin her yerinde çalışmalarımız hızlandı. Türkiye’de en çok köy yolu yapan belediyeyiz. Ayrıca arka mahallelerde kentsel dönüşüm beklentisi var. Türkiye’de hiç olmadığı kadar yerinde kentsel dönüşüm İzmir’de var. Bina yıkıp bina yapmak kentsel dönüşüm değil. Biz insanların komşularının aynı kalarak yeni evlerde oturmasını istiyoruz. Ege Mahallesi’nde en büyük kentsel dönüşüm ihalemiz bu gün sonuçlandı. 1 ay içinde yer teslimini yapacağız ve inşaat başlayacak. İzmir’e hayırlı olsun. Diğer yerler de sırada. İnsanca barınmak bir kent hakkıdır. Biz de bunu sağlamak için çalışıyoruz. İzmir tarihte her zaman çekim noktası olmuştur. Şimdi İzmir’in dışa açılan kapısı olan otogarı da yeniliyoruz. Muhteşem bir eser kazanacağız” ifadelerini kullandı. BEN KÖRFEZ'DE YÜZECEĞİM, ÇOCUKLARIMIZ DA YÜZECEK! Soyer ayrıca, "Göreve gelirken İzmir’deki otopark sorununu çözeceğimi söylemiştim. Kentteki otoparkları 100 bin araç kapasitesine çıkaracağımızı söylemiştim. Bunlar için çalışmaya başladık. Sadece otopark yapmıyoruz, üzerinde yeşil alanlar yapıyoruz. İlçe belediyelerin kendilerinin projelendirdiklerini de Büyükşehir desteğiyle hayata geçireceğiz. Güzelbahçe’de mavi bayraklı halk plajını açtık. Bir gün Konak ve Karşıyaka’da da mavi bayrak alacağız. Körfezi temizleyeceğiz. Konak’tan Karşıyaka’ya yüzeceğim demiştim. Bu sözümün arkasındayım. Bu bazılarına hayal gibi gelebilir. Doğayı kirletmezsek doğa kendini yenileyebiliyor. Çernobil örneği var. Tarihin en büyük felaketlerinden biri. Bütün şehir, 50 bin nüfus kenti terk etti. 34 yıldır şehirde kimse yaşamıyor. Doğanın nasıl otlarla kendini yenilediğini görüyorsunuz. Hayvanlar bile dönmeye başlamış. Doğanın kendini yenilemesi mümkün. Biz gereğini yaparsak, kirletmezsek körfez kendini temizleyecek. Körfezi kendi haline bırakacağız demek değil. Yağmur suyu ile pis suyu ayrıştıracağız. Yağmur suyunu körfeze akıtacağız, pis suyu arıtacağız. Ve ben Körfez'de yüzeceğim! Sadece ben değil, çocuklarımız, torunlarımız da bu körfezde yüzecek” açıklamasında bulundu.   ELEKTRİK FABRİKASI İHALESİ ANLAYAYAMADIĞIMIZ BİR ŞEKİLDE İPTAL OLDU Kültür sanat çalışmalarına değinen Souyer, “Kültür kentin ve toplumun ruhudur. Biz dünyanın farklı yerlerindeki sanatçılarını İzmirlilerle buluşturuyoruz. İzmir’i evrensel bir kültür sanat üretim merkezi haline getireceğiz. Kültür ve sanatı sadece tüketen değil yeni ekollerin yaratılacağı bir İzmir istiyoruz. Yeni Alsancak Projesini tasarlıyoruz. Liman arkası bölgesinin cazibe merkezine dönüştürmek için elektrik fabrikasına talip olmuş ve ihaleyi kazanmıştık. Anlayamadığımız bir şekilde ihale iptal oldu. Bıçakçı Han’ı satın aldık. Yıldız Sineması halı saha, otopark, bilardo salonu olarak kaderine terk edilmişti. Bir dönem çok güzel anıların paylaşıldığı yer olan bu iki güzelim yapının restorasyon çalışmalarını tamamlayacağız. Bu iki yapı Basmane bölgesine de pırıl pırıl parlayacak. Sinema İzmir projesini gerçekleştirdik. Sinema ofisini kurduk. İzmir’de sinema müzesini de kuruyoruz. Bu müze de İzmir’e yakışır bir merkez olacak. Sadece opera binası olarak tasarlanan ilk yapıyı İzmir’e kazandırıyoruz. Orası İzmir’in en önemli kültür sanat buluşma mekanı olacak. Tiyatroyu da yılbaşında hayata geçiriyoruz” dedi.   İZMİR’İN TAM GÖBEĞİNDE YENİ BİR EFES KAZANMIŞ OLACAĞIZ Soyer ayrıca, “İzmir uluslararası kalkınma kuruluşlarının çalışmalarından en üst düzeyde yararlanır hale geldi. Söz sahibi olduk. İzmir’in tarihinde refahın büyüdüğü dönemler dünyanın diğer limanlarıyla alışverişlerinin arttığı yıllar olmuş. İzmir’in tarihindeki bu kozmopolit yapı beraberinde kalkınmayı getirmiş. İzmir turizmini geliştirmek için kent vizyon ortaklığıyla hareket ettik. Tüm kararları paydaşlarımızla aldık. İzmir’in turizm stratejisini hazırladık. Pandemi sonrasındaki hareketlilik sürecine tamamen hazırız. Kemeraltı’nı bir kaldıraç olarak gördük. Kemeraltı’nın altyapısı için 180 milyonluk ihalesini 2 Kasım’da gerçekleştiriyoruz. Konak Pier’den Kadifekale’ye uzanan bir güzergah ortaya çıkmış olacak. Kadifekale’de İzmir’in tam göbeğinde yeni bir Efes kazanmış olacağız” açıklamasında bulundu. 2026 BOTANİK EXPO’SU İZMİR’DE YAPILACAK! Soyer sözlerini sürdürdü ve “Bürüksel ve Moskova ofislerimiz tamamlandı. Diğerleri de pandemi süreci sonrasında hayata geçecek. İzmir’e turist çekeceğiz. İzmir’e dinamizm kazandıracak birçok organizasyonu kazandık. Belediyeler zirvesini 2021 yılında İzmir’de düzenleyeceğiz. Bu zirve İzmir’i Avrupa kültür başkenti yapma hedefinde bir sıçrama tahtası haline getirecek. 2026 botanik EXPO’sunu İzmir’de düzenleyeceğiz. İzmir’in tanıtımına büyük katkı yapacak. 2030 EXPO’suna giden yolda önemli katkı yapacak. Pandemi sürecinde dijital fuarı düzenledik. Asya’yı Batı’ya Batı’yı Asya’ya İzmir’den taşımaya devam edeceğiz” dedi. BİR ARADA YAŞAMANIN YOLUNU BULACAĞIZ, BİZ İZMİR’İZ Soyer toplantı sonunda yaptığı açıklamada, “3 yıl sonra cumhuriyetimiz birinci yüzyılını tamamlamış olacak. İkinci yüzyıla taçlandırarak gireceğiz. Siyasi askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar iktisadı zaferlerle taçlandırılmazlarsa az zamanda sönerler. Bu topraklarda atalarımızın kazandıkları zaferleri demokrasiyle daha büyük zaferlerle buluşturacağız. Bu ülkedeki insanlar daha fazlasına layık. Büyük haksızlıklar nedeniyle yoksulluklar ve sefalet var. Ama bunu değiştirmek mümkün. Başka bir hayat mümkün… Dünyanın gidişatını iyi okumak lazım… Ezelden beri değişmeyen bir adaletsizlik ve insan emeğinin sömürülmesi devam ediyor. Bu iki gerçekle yüzleşmek mecburiyetindeyiz. İzmir’de bir yandan tarım, turizm demokrasiyle refahı büyüteceğiz diğer yandan bu yoksullukla mücadele edeceğiz. Emin olun başaracağız. Biz hepimiz varız ve birlikte İzmir’iz. Aşkla bir arada yaşamanın yolunu bulacağız, ya yolunu bulacağız ya yeni bir yol açacağız, biz buna muktediriz, biz İzmir’iz” ifadelerini kullandı. İZMİR MOZZARELLASI SAHNEDE! Soyer konuşmasını tamamladıktan sonra bürokratları sahneye çağırdı ve hepsine tek tek teşekkür etti. Ayrıca bir ilk olarak İzmir’deki mandaların sütünden üretilen mozzarella peynirinin tadımına baktı. günde neler yapıldı? Tarım: - Sözleşmeli alımlar çerçevesinde 43 üretici kooperatifinden 206 milyon 957 bin TL’lik alım yapıldı. - Pagos, Kültürpark ve Buca üretici pazarları açıldı. - Halkın Bakkalı’nın şube sayısı 6’ya ulaştı. - Tire, Kiraz ve Bergama kooperatiflerinden “Süt Kuzusu” projesi kapsamında 19 milyon litre süt alındı, 97 milyon TL ödeme yapıldı. - 57 köyde 316 üreticiye 1253 küçükbaş hayvan dağıtıldı. -Selçuk, Bergama ve Kınık’ta 101 manda üreticilere dağıtıldı.  - Arıcılık eğitimini tamamlayan 400’ü kadın 923 üreticiye malzeme desteği verildi, 98 köyde 5 bin 528 arı kovanı dağıtıldı. -Kooperatiflere destek kapsamında 33 köyde 123 ton süt yemi dağıtıldı. - Bergama, Kınık ve Urla’da 3 sulama göleti yapıldı. - Hayvanlar için 38 gölet rehabilite edildi, 10 yeni gölet yapıldı. - Yerel ürünlerin yaygınlaştırılması için 36 bin 234 üreticiye 770 bin meyve ve zeytin fidanı dağıtıldı. - 450 bin nergis çiçeği soğanı, 75 bin salep yumrusu dağıtıldı. - 3 bin 630 üretici ortak makine parklarından yararlandı. - 40 bin lavanta fidesi dağıtıldı. - Yeniden Karakılçık projesi kapsamında 1000 dönümde karakılçık buğdayı üretildi -459 gönüllü 95 üreticinin kiraz hasadını tamamladı.  -770 bin fidan dağıtıldı. Eşit yurttaşlık:  -Meslek Fabrikası bünyesinde 12 kurs merkezinde, 93 branşta 451 kurs düzenlendi. günde 4 bin 504 kursiyer meslek sahibi oldu. - Meslek Fabrikası’nda pandemi sürecinde maske üretimine başlandı. - 2 yeni kadın sığınma evi açıldı. - 6 bin kişiye cinsiyet eşitliği eğitimi verildi.  - İzmir’de doğan her bebeğe Hoş geldin Bebek paketi dağıtıldı. - 2019’da 146 bin, 2020’de 153 bin çocuk Süt Kuzusu ile buluştu. Toplam 19 milyon 507 bin 830 litre kooperatiflerden süt alımı yapıldı. - 777 çocuk Çocuk Keşif Atölyeleri’nden yararlandı.  - FabLab İzmir’de 2019’da 1487. 2020’de 377 girişimcinin projesi gerçeğe dönüştü. - Engelli Farkındalık Merkezi’nde 1221 katılımcıyla farkındalık çalışması yapıldı. - 853 engelli bireye tekerlekli sandalye ve hasta yatağı verildi. - Kentsel olanakları kısıtlı 18 bin kadın, kent ve körfez gezilerine katıldı. - 6 Masal Evi 275 kadına, 440 çocuğa hizmet verdi. - Kadın Danışma Merkezi 14 bin 496 kadına hizmet verdi. - 0-5 yaş arası çocuğu olan 4 bin 379 anneye ulaşım kartı desteği sağlandı.  - İhtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına 40 bin adet bot ve mont, 17 bin adet kırtasiye seti dağıtıldı. Doğa - 1 milyon 165 bin m² alana 46 bin 636 fidan dikildi. - 2019’da 9 bin 555 m², 2020’de 81 bin 620 m² yeni park alanı yaratıldı. - Yılda 900 bin kWh elektrik üreten 5 santral devreye alındı - Hava kirliliği ölçüm ağına 7 cihaz daha eklendi. - 30 ilçede hafriyat temizliği yapıldı. - 159 bin 795 noktada dezenfeksiyon çalışması yapıldı. - Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası Listesine girmesi için adım atıldı.  - Çevre ilçelere de etkin hizmet verebilmek için 20 veteriner hekim kadroya alındı. - Sokak hayvanları için 5 acil müdahale aracı daha alındı, 15 bin 849 acil müdahale yapıldı. 11 bin 488 kısırlaştırma, 548 sahiplendirme gerçekleşti. - Pandemi sürecinde 150 ton hayvan maması dağıtıldı.  - Orman İzmir kampanyası kapsamında 1 milyon 570 bin TL toplandı, 90 bin 480 adet yangına dirençli fidan temin edildi. - Horizon 2020 AB’nin en yüksek bütçeli hibe programı kapsamında 2,5 milyon avro bütçeyle ekolojik koridor oluşturuluyor. - İzmir kent merkezini kesintisiz olarak doğal alanlara bağlayacak 5 yeşil koridorda İzMiras gezi rotaları oluşturuluyor. Ulaşım - F.Altay-Narlıdere metro projesi kapsamında 125 milyon avro finansmanla toplam 8 bin 769 metre tünel açıldı. Hat 2022’de hizmete girecek.  - Halk Taşıt uygulamasıyla belirli saatlerde yüzde 50 indirimle 60 milyon biniş gerçekleşti. - 120 dakika aktarma uygulaması hayata geçirildi. Tam bilette ilk biniş 10 kuruş indirimle 3,46 TL oldu. Artan maliyetlerden dolayı ilk 2 aktarmada 50’şer kuruş ücret alınması kararlaştırıldı. Öğrenci, öğretmen ve 60 yaş üzerindekiler aktarmalardan ücretsiz yararlanıyor. - Üçyol-Buca metro projesi ihale süreci 80 milyon avro ön finansmanla başladı. -11 km’lik Çiğli Tramvayı’nın projesi uygulamaya başlanıyor. Hat 2023’te hizmete açılacak. - Nostaljik tramvay Kordon’da sefere başladı. - Deniz ulaşımı için 2 yeni feribot alındı. - Sefer aralıkları yolcu gemilerinde 15 dakikaya, arabalı vapurda 20 dakikaya düşürüldü. - Bisikletli yolcular için vapur biniş ücreti 5 kuruş oldu. - 364’ü tek seferde 451 yeni otobüs alındı. - 4 adet özel engelli otobüsü sipariş edildi. - 31 İZTAŞIT aracı F.Altay-Seferihisar hattında hizmete girdi. - 200 yeni durak, 5 nostaljik tasarımlı durak yapılıyor. - Karşıyaka, Çiğli, Bornova, Üçkuyular ve Urla’ya 5 yeni otobüs hattı açıldı. - Dünyada ilk kez virüssavar güvenli otobüs hizmete alındı. - BİSİM kapsamında 150 bisiklet, 70 tandem bisiklet, 15 bisiklet istasyonu hizmete alındı. - 175 bisiklet park yeri, 40 km bisiklet yolu yapılıyor.  - Araç Paylaşım Modeli kapsamında 200 araç hizmete girdi. Kriz Yönetimi - Pandemi döneminde maddi yardımlar kişi başı 400 TL’den 40 bin kişiye ulaştı. - 70 bin adedi bağış olmak üzere 222 bin gıda paketi dağıtıldı.  - Askıda Fatura uygulaması ile 1 milyon 229 bin 281 TL tutarındaki 13 bin 878 adet su faturası ödendi. - Askıda İzmirim Kart uygulaması başladı, İzmirliler askıya 12 bin 193 TL değerinde 3 bin 795 adet kart bıraktı. - Askıda Kitap uygulaması kapsamında ilk aşamada 2 bin 500 kitap askıya çıktı. - İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 6 milyon 750 bin adet maske dağıtıldı. - Sağlık çalışanlarına ücretsiz toplu ulaşım, konaklama ve otopark desteği verildi.  - 6 bin 636 kişiye toplum sağlığı eğitimi verildi.  - Online eğitime destek için 3 bin tablet dağıtılıyor. - 150 engelli bireye, uzaktan müzik, yaratıcı drama, resim eğitimleri ile özel eğitim verildi.  - Pandemi döneminde 1980 kez evde bakım hizmeti verildi. - 65 yaş üzerindeki 3 bin 565 kişiye ulaşıldı. - 5 milyon kişilik çorba, sıcak yemek, kumanya ve pide dağıtıldı. - İZSU tarafından 2 bin 142 kişinin evlerine gidilerek abonelik hizmeti verildi.  - İZSU geçmişte borcunu ödemediği için suyu kesilen 18 bin 809 abonenin suyunu tekrar bağladı. 350 bin 762 abonenin suyu borcu olmasına rağmen kesilmedi. - Turuncu Çember için 407 başvuru geldi, 333 işletme sertifika aldı. Yaşam Kalitesi: - 2,7 milyon ton sıcak asfaltla rekor kırıldı. - 4 milyon 562 bin m² sathi kaplama yapıldı. - 2 milyon 285 bin m² kilit parke taş döşendi. - 18 km yeni bağlantı yolu yapıldı. - 750 km ova yolu asfaltlandı. - 11 adet kavşağın akıllı trafik sistemi kapsamında sinyalizasyonu tamamlandı. - İzmir’in yeni otogar projesi yarışmayla belirlendi. - 2004 araçlık yeni otopark düzenlemesi yapıldı. - Torbalı ve Çeşme itfaiye binaları hizmete girdi.  - 30 ilçede 73 noktada 60 otobüste, 19 vapurda Wizmir Net kullanımı sağlandı. - Kentsel dönüşüm kapsamında 7 bölgede, 308 hektar alanda çalışma yapılıyor. - İZSU Genel Müdürlüğü tarafından ,6 km içme suyu hattı yapıldı. - 38 adet sondaj kuyusu açıldı. - Dikili’de 169 km içme suyu hattı yenilendi. - Çeşme’de 193 km, Foça’da 100 km içme suyu hattı yenileniyor. - Tahtalı Barajı havzasına 9 bin fidan dikildi. - 873 km dere temizliği yapıldı. 72 km uzunluğunda dere ıslah edildi.  - 4 pompa istasyonu ve 1 arıtma tesisine koku giderim sistemi kuruldu.  - Yağmur suyu ve atıksu kanallarını birbirinden ayırmak için master plan hazırlandı. 400 km yağmur suyu kanalı döşenerek atık suların Körfez’e ulaşması engellenecek.  - 60 km yağmursuyu hatta, 255 km kanalizasyon şebekesi yapıldı.  - Oşinografik İzleme Projesi ile Körfez 45 ayrı noktadan gözlem altına alındı. - Mavi bayraklı plaj sayısı yüzde 25 artışla 52’ye ulaştı. - İhale ile kiralanan eski Levent Marina alanında sosyal sportif ve akademik tesisler kuruluyor. - Buca’da kentlilerin 3 bir m²’lik alanda toprakla, tarımla buluşacağı Portakal Vadisi projesinin temeli atıldı. - Harmandalı’da 100 bin hanenin elektriğini üretecek kapasiteye sahip Biyogaz Tesisi hizmete girdi. - Kurulan tıbbi atık tesisinde günde 20 bin ton atık sterilize ediliyor. Kültür - Türkiye’nin en yeni ve çağdaş opera binası Mavişehir’de yapılıyor. - İzmir Şehir Tiyatrosu’nun kuruluş çalışmaları sürüyor. - Yıldız Sineması ve Bıçakçı Han olarak bilinen iki yapı restore edilip kültür yaşamına kazandırılmak üzere 26 milyon TL’ye satın alındı. - 466 konser ve dans gösterisi, 182 sinema gösterimi, 9 festival, bienal, 51 konferans, seminer, panelin yanı sıra kitap okumayı özendiren 10 etkinlik yapıldı. - Şato Dijital Kütüphanesi’ni 22 bin 238 kişi ziyaret etti. - Gezici Kütüphane Beydağ, Kiraz, Ödemiş, Tire, Bayındır, Torbalı, Menderes ve Selçuk’ta 401 kişiye hizmet verdi. - Dans ve Ritim Topluluğu, Çocuk Korosu, Çocuk Balesi, Çocuklara Piyano Dersleri, Mahalle Orkestrası, Kolektif Hayal Gücü, Anadolu Ateşi Dans Okulu, Flamenko Eğitimi, Mahallemizin Kadınları Sinema Yapıyor etkinlikleri ile kültür sanat eğitimleri verildi. Dünya Kenti - Kemeraltı UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne girdi. - 13 arkelojik kazıya destek verildi. - İzmir Tarih ekibi 252 hektarlık Kadifekale-Agora-Kemeraltı aksında 19 alt bölgede çalışıyor. - Eurovelo Avrupa Bisiklet Ağına 500 km ile dahil olduk. - UNESCO Dünya Mirası Yolunda Bisiklet Turu’na 400 sporcu katıldı.  - VISIT İzmir ile kentin 2 binden fazla tarihi ve doğal miras noktası dijital kütüphanede toplandı. - Küçük Menderes Havzası’nda 30 dağ köyünü birbirine bağlayan Efeler Yolu yürüyüş rotası oluşturuldu.  - İzmir’i dünyanın ilk metropol Cittaslow’u yapmak için çalışmalar sürüyor. - 2022 Terra Madre, 2021 Dünya Kültür Zirvesi, 2026 Botanik EXPO’ya İzmir ev sahipliği yapacak. - Akdeniz Dilleri Eğitim Merkezi’nde 281 kursiyer eğitim alıyor.  - Fitch Ratings İzmir’in kredi notunu AAA olarak teyit etti.  - Narlıdere Metrosu’na 50 milyon avro finansman sağlayan Asya Altyapı Yatırım Bankası dünyada ilk bir belediyeye kredi verdi.  - Maraton İzmir’de 1500 kişi koştu. - 19 Mayıs Yol Koşusu’na 1250 kişi katıldı. - Balkan ve Avrupa Plaj Voleybolu şampiyonaları İzmir’de yapıldı. - 1 okula, 358 amatör spor kulübüne ayni ve nakdi yardım yapıldı. - 750 engelli birey spora teşvik edildi.  - Bornova’da yarı olimpik yüzme havuzu inşa edildi. Demokrasi: - Muhtar Buluşmaları ve Seyyar Makam uygulamalarıyla tüm ilçelerde muhtar ve mahallelilerle buluşmalar düzenleniyor. Ortak akılla yerel sorunlara çözüm aranıyor. - Katılımcılığı hayata geçirmek için birçok oda, dernek ve demokratik kitle örgütüyle düzenli toplantılar yapılıyor. - 19 Şubat’tan itibaren Bizİzmir’e 43 bin 355 kişi üye oldu. 1 milyon 356 bin görüntülenme sayısına ulaşıldı. 4 bin 127 kişi 52 bin 521 TL’ye eşdeğer 525 bin 210 puan kazandı.  
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, görevde olduğu sürede hayata geçirilenleri detaylıca kamuoyuyla paylaştı.

Soyer, “Aşkla bir arada yaşamanın yolunu bulacağız, ya yolunu bulacağız ya yeni bir yol açacağız, biz buna muktediriz, biz İzmir’iz” dedi. Konuşmasının sonunda bürokratları sahneye çağıran, teşekkür eden Başkan Soyer, kentteki ilk defa manda sütünden üretilen mozzarella peynirinin tadına baktı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Tunç Soyer, 31 Mart 2019 tarihinde seçilmesi ve 8 Nisan’da göreve gelmesinin ardından geçen sürede gerçekleşen faaliyetleri kamuoyuna duyurmak için basın toplantısı düzenledi.

Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) ‘Aşkla 550 Gün’ adı altında gerçekleşen programda Soyer ailesi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, CHP’li milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, STK, sendika temsilcileri ve diğer siyasi partilerin temsilcileri yer aldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, sunum için kürsüye gelmeden önce gerçekleşen faaliyetlerin derlendiği bir video gösterimi yapıldı. Sonrasında Belediye Başkanı Soyer açıklamalarda bulundu.

VİZYONUMUZU CEMRELERLE DUYURMUŞTUK

Başkan Soyer, “Kampanya döneminde doğayla olan bağımızı hatırlatarak ve atıf yaparak üç cemreyle vizyonumuzu başlattık. Refahı büyüteceğiz demiştik. Adil dağıtacağız demiştik. Bugün ne mutlu bize ki ilk 550 gün boyunca yaptıklarımızı sizlerle paylaşma imkanı bulduk. Seçim kampanyasında karamsarlığı, yoksulluğu İzmir’den başlayarak hayatımızdan çıkaracağımızı söylemiştim. Yepyeni bir hayatı İzmir’den başlayarak inşa edeceğiz demiştim. Mazbatamı almadan önce en az oy aldığım Kiraz’ın Dokuzlar Köyü’ne gittim. Gittim kahveye oturdum, kimse beni tanımadı. Bize niye oy vermediklerini anlamamıştım. Belli ki devlet pek yanarlında olmamıştı. Taleplerini dinledim ve yapılabilir oluğunu gördüm. Hemen harekete geçtik. Burnumuzun ucuna insanlar yapayalnız kalmıştı. Kısa sürede taleplerinin çoğunu karşılamıştık” dedi.

DEMOKRASİ VURGUSU!

Soyer, “2020-2024 hedefini BM 17 kalkınma hedefi doğrultusunda hareket ettik ve 10 yerel hedef ekledik. Kalkınma hedeflerini belediyenin kılcallarına işleyen bir yere taşıdık. BM kalkınma hedeflerini İzmir adar içselleştirmiş başka bir şehir olduğunu sanmıyorum. İzmir’in ekonomisini canlandırmak yenilikçi düşünceyi merkezimize koyduk. Geleceğin rüzgarı hantal ve büyük yatırımlardan değil dinamik fikirlerden yana esiyor. Biz de tam da bu şekilde yelken açtık. İzmir’deki temel çıkış noktamız bu şehrin yerelden kalkınma mücadelesini büyütmek, refahı attırmak ve adil dağıtımı sağlamaktır. Ekonomik iklim kuruyoruz. Bunun oluşabilmesinin de temel bir şartı var. O da; demokrasidir” diye konuştu.

ŞEFFAFLIK ÇIKIŞI: MECLİSİMİZDE NEREDEYSE TÜM KARARLAR OY BİRLİĞİYLE ALINIYOR

“Demokrasi kültürü ilk bu coğrafyada başlamış” sözleriyle devam eden Soyer, “Biz farkında olmasak da katılımcı demokrasi kültürü İzmir sokaklarında binlerce yıldır dolaşıyor. Biz bunun mümkün olduğunu, kavga etmeden de başarabileceğimizi göstermeye çalışıyoruz. Türkiye’de eksik olan uzlaşma kültürünün İzmir’den filizleneceğini biliyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisinde neredeyse tüm kararlar oy birliğiyle alınıyor, toplantılarımız ve ihalelerimiz canlı yayınlanıyor. Farklı sesleri herkes bilsin istiyoruz. İzmir’de herkesi dinleyeceğiz demiştik. Buluşmalar adı altında bir araya geliyoruz. Her kesimin taleplerini dinleyerek politikalar üretiyoruz. Vatandaşlarımıza belediyeye ulaşabilecekleri farklı iletişim kanalları gerçekleştirdik. Hızlıca çözüm üretiyoruz. Seyyar Makam ile özellikle arka mahallelere gidiyoruz. Vatandaş ve muhtarlara dokunma imkanı buluyoruz. Ekiplerimizi hızla yönlendiriyoruz. Yeni çözümler de ürettik. Hemşeri İletişim Merkezi taleplere cevap verme ve sorunları çözme adına çok etkili. Şeffaf yerel yönetim anlayışımızı dijital platformda da hayata geçirmek için yeni bir zemin oluşturduk. Biz İzmir Dijital Platformu’nu kurduk. 4 buçuk milyonluk bir meydan yaratmayı hedefliyoruz. İzmir ile ilgili kararları tüm vatandaşlarımızın duymasını ve karar alma süreçlerine katılmasını hedefliyoruz. Demokrasi insanlığın en değerli inovasyonlarından bir tanesidir. Demokrasi olmadan da kalkınmak mümkün elbet ama öyle olursa refahın adaletsiz bir şekilde dağıtılmasına sebep oluyor. Siz demokrasisiz bir zenginleşmeyi sağlayabilirsiniz ama bu belli zümrenin refahına katkı sağlar. Onu korumak için de demokrasiden uzaklaşırsınız. Bu huzuru da barışı da yok eder. Biz bir yandan refahı büyütüyoruz ama bunun adil olarak kente yayılması için var gücümüzle çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

DÜNYADA OYNANAN OYUNU İZMİR’DE BOZUYORUZ!

Geçmiş yıllarda değiştirilen yerel yönetimler yasasını hatırlatan ve tarıma zararı olduğunu vurgulayan Soyer, “O dönemde köyler mahalle haline gelmemeli diye haykırmıştık. Türkiye tarımı çöker demiştik. Ne yazık ki böyle oldu. Yasa çıktığından beri 8 yılda köydeki tarım hiç olmadığı kadar örselendi. Üreticimiz zarar gördü, insanlar sağlıklı gıdadan mahrum kaldı. Çiftçinin gelirini arttırmak ve arzu ettiği sürece doğduğu yerde doymasını sağlamak istiyoruz. Vaat ise verimi arttırmak! Çiftçinin sırtına öylesine bir girdi maliyeti yükleniyor ki, ürün artsa bile çiftçinin geliri düşüyor. Çiftçi ithal ilaçlara, gübreye, sulamaya veriyor. Sonunda pes ediyor, şehre göçüyor. Tüm dünyada oynanan ve bizim İzmir’de bozduğumuz şey bu! Yerel tohuma ve yerel hayvan ırklarımıza sahip çıkıyoruz. Atalık ırkları yaşatıyoruz ve girdi maliyetlerini düşürüyoruz. Ticari avantaja dönüştürüyoruz. Ürünlerimizi işlemek ve markalaşmak ilkesine sahip çıkıyoruz. Eskiden tarım sadece tarlada üretmekten ibaretti. Sadece ziraat biliminin konusuydu. Çağımızda tasarım, iletişim ve pazarlama önemli. Bu konularda çiftçimize destek olmaya çalışıyoruz. Bir araya gelerek güçlendirmeyi hedefliyoruz. Yani kooperatifleşmek… Çiftçinin haklarını koruyabilmesi için bir araya gelmesi önemli. Türkiye’de haklı olmak yetmez güçlü olmanız lazım. Ürünü uluslararası arenada pazarlamak… Arkadaşlarımız bu konuda çalışıyor. Dış fuarlara katılmak ihracat demek... Türkiye’nin tek organik fuarı Ekoloji İzmir... Üreticilerimizi dünya devleriyle buluşturuyoruz. Geçmiş 550 günde İzmir tarımını geliştirmek için birçok adım attık” açıklamasında bulundu.
 

NİYE HOLLANDA’DAN GERİ KALDI?

Soyer ayrıca, “Yine toprağımızı, suyumuzu koruyacağız. Zirai ilaç kullanılan tarım alanlarında boş diye atılan kutular doğayı zehirlemeye devam ediyor. Bize bunları getiren üreticilerimize topladıkları kadar solucan gübresi veriyoruz. Meralarda hayvan üreticiliğini teşvik ediyoruz. Buralarda alım garantisi veriyoruz. İşleme mandıraları ve tesisler kuracağız. İzmir’i bu konuda markalaştırmak temel kilometre taşımızıdır. İzmir aslında yüzyıllar boyunca yek başına liman olmamış. Arkasındakilerle var olmuş. Tarım ürünleriyle zenginleşmiş. Ege Bölgesi aslında Hollanda’dan daha büyük… Hollanda bugün dünyanın ikinci tarım ithalatçısı… Niye geri kaldık? Daha az mı insanımız vardı? Şimdi bunu dürüstçe düşünüp cevaplandırmak zorundayız. İzmir’de yaptığımız ve yapacaklarımız bunun cevabı. Hollanda ve bizim topraklarımızı karşılaştırırsanız bizim çok daha güçlü olduğumuzu görürsünüz. Ama üretici güçsüz düşmüş. Bu çiftçi hiçbir üründen kazanamıyor. Bu ürünleri inatla yetiştirmeye devam ediyor ve sonunda tarlasını satıp kentin ucuz iş gücünce katılıyor. Bu asla razı olmayacağımız bir durum. Bu bereketli coğrafya çok daha kaliteli bir yaşam sunuyor. Bunları yaparsak Hollanda’dan daha güçlü tarımımız olmasına muktediriz. Vatan sevgisi önce özgücünüze inanmakla başlar. Kendi çiftçinizi haksız rekabete sokmamalısınız. Daha geçen gün gümrük vergisini sıfırlayan bir karar aldılar. Toprağını koruyan, tohumlarına sahip çıkan bir tarıma ihtiyacımız var. Tüm engellerle her ne pahasına olursa olsun mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu topraklarda tohumu tekellere bırakırsanız savaş alanlarındakinden çok daha fazlasını kaybedersiniz. Tohuma sahip çıkacağız. Çünkü tohum köktür, gelenektir, gelecektir” dedi.

BEN YALNIZCA İNSANLARIN DEĞİL FLAMİNGOLARIN DA BAŞKANI OLACAĞIM DEMİŞTİM

Soyer, “Ben yalnızca insanların değil flamingoların da başkanı olacağım demiştim. Bu öylesine söylenmiş bir söz değildi. Oy hakkı olmayan canlıların da haklarını korumamız gerekiyor. Pandemi tüm sorunlarımızı yüzümüze vurdu. Sorunlar insan eliyle çıkıyor. Biz bu yeryüzündeki en yalnız canlı türü olabiliriz. Bizim dışımızdaki varlıklar, döngü önceliklerimiz içinde toz zerresi kadar yer kaplamıyor. Aslında öyle mi? Ormanlar olmasa nefesi nereden bulacağız? Yapraklar dökülmesi tarım alanları nasıl olacak? Naçiz bedenlerimiz doğayla bağ kurmaya devam ediyor. Zihnimizde bu düşünceye dair zerre kırıntı yok. Doğayı yaşamlarımızın dışına itiyoruz ve asli gerçeğimizi unutuyoruz. Çiçek, böcek diyerek hafife alıyoruz. Bu da çok büyük hatalar yapmamıza sebep oluyor” diye konuştu.

YEŞİL ALANLARI İKİ KATINA ÇIKARACAĞIZ!

“İzmirliler için büyük yeni parklar kuruyoruz” açıklamasıyla devam eden Soyer, “Yaşayan parklar adını verdiğimiz 35 yeni parkı kentin çeşitli yerlerinde başlatıyoruz. İzmir vizyonumuzu yeşil altyapıyla sürdürüyoruz. Yeni stratejik planımızı yeşil altyapıyı ve yeşil alanların arttırılmasını en temel öncelciklerimizden kabul ettik. İzmir’deki yeşil alanları iki katına çıkarmak için hazırlıklarımızı tamamladık. Yeşil eylem planımız meclisimize sunulacak. Gediz Deltası için UNESCÜ Dünya Mirası çalışmamızı gerçekleştirdik. Kültürpark’ın imar planını yeniden ele aldık. Kültürpark’taki yeşil alan yüzölçümünü arttırıyoruz. Parktaki ekolojik girişimi destekliyoruz. İzmir’in ortasındaki bu yeşil vahayı diğer vadilerle bağlıyoruz. Yürüyüş ve bisiklet yolları oluşturuyoruz. Her İzmirli İzmir’in eşsiz doğal alanlarına ulaşabilecek. 35 bin metrekare alana kurulu köpek sahiplenme ve rehabilite hizmetini açacağız. Tüm canlıların yaşam hakkını insanlar kadar önemsiyoruz. İnsanların diğer canlılara merhamet değil yaşam alanlarını işgal ettiği için adalet borçlu olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’DE EN ÇOK KADIN YÖNETİCİNİN GÖREV YAPTIĞI BELEDİYEYİZ!

Sosyal alanda yapılanlara değinen Soyer, “Tüm vatandaşlarımızın yaş, ırk, kimlik ayrımı yapmaksızın hakları vardır. Bunların yerine getirilmesi için belediye anayız dedik. Bunları yerine getirmek lütuf değil zorunluluktur. Her türlü ayrımcılığa karşı mücadele edilmesi için, barışın şehrin her köşesine yayılması için kentsel eşitlik ve adalet şube müdürlüğünü kurduk. Refahın adil dağıtılması için birçok yöntem değiştirdik. Arka mahalleleri dinlemeyi baştan beri söylüyoruz. Dinleyince görüyoruz ki mütevazi talepleri var. Analar çocuklarını nasıl bağrına basarsa biz de köylülerimizi, işçilerimizi bağrımıza basıyoruz. Aramızda sarsılmaz bağlar kuruyoruz. Arka sıralardakiler için acil çözüm ekipleri oluşturduk. Ekiplerimizle gidiyoruz ve oradakileri dinliyoruz. Masalevleri arka mahallelerde yaygınlaştırdığımız projelerden biri… Çocuklar için fırsat eşitliği yaratmak istiyoruz. 275 kadına kurslar verdik. Süt Kuzu Projesi’ni yeni kooperatiflerle güçlendirerek 30 ilçeye yaydık. Girişimcilik merkezleri kuruyoruz. Şehrimizdeki okullara her türlü spor desteği veriyoruz. Geçtiğimiz aylarda plaj şampiyonalarına ev sahipliği yaptık. Maraton İzmir’i gerçekleştirdik. Kadınların karar alma mekanizmalarına katılımına büyük sorumluluğumuz var. Üretici ve semt pazarlarında kadınlara öncelik vermeye gayret ediyoruz. Anahtar… İlkini Örnekköy’de hizmete açıyoruz. Bu merkezler kadınlara özgü bilgi ve deneyim paylaşım aracı olarak hizmet veriyor. Belediyemizin kurumsal istihdamında cinsiyet eşitliğini gözetiyoruz. Tüm personel alımlarında bu bizim temel ilkemiz. Gururla söyleyebilirim ki aldıkları yetki açısından Türkiye’de en çok kadın yöneticinin görev yaptığı belediyedir” diye konuştu.

KALKINMIŞ ÜLKELER ZENGİN FAKİR AYRIMI OLMAKSINIZ HERKESİN TOPLU ULAŞIMI KULLANDIĞI YERLERDİR

Ulaşım politikasına ayrı bir parantez açan Soyer, “En iddialı yatırımlarımızı sürdürülebilir ulaşım alanında yaptık. Kent hayatımızın can damarı olan ulaşımda verdiğimiz mücadele çok büyük. Ulaşım kentlerin temel sorunlarının başında yer alıyor. Ülkemizde ne yazık ki insan odaklı değil otomobil odaklı çözümler üretildi. Yol, kavşak, viyadük gibi yapılar yapıldı. Tüm bunlar bireysel araç kullanımını teşvik etti ve yoğunluk ortaya çıkardı. Kalkınmış ülkeler zengin fakir ayrımı olmaksınız herkesin toplu ulaşımı kullandığı yerlerdir. Biz de vatandaş için hesaplı, yolcu için konforlu, belediye için tasarruflu, doğa için sürdürülebilir bir sistemi yarattık” dedi.
 

RAYLI SİSTEM YATIRIMLARI İÇİN TARİH VE RAKAM VERDİ!

Göreve geldiğimde Narlıdere Metrosunu yüzde 12 oranında tamamlanmış olarak devraldım. Bizden önceki süreçte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. 125 milyon euro yatırım ile yüzde 65 tamamlanma durumuna getirdik. Merkezi hükümet desteği olmaksınız pandemi koşullarına rağmen! Metroyu vaktinde bitireceğiz. Temmuz’da açmış olacağız. Türkiye tarihinin en uygun maliyetiyle 2022’de İzmirlilerin kullanımına sunacağız. Buca Metrosu’nu hayata geçirme konusunda çok olumlu adımlar attık. Şu an bankalarla ortaklıklar kurduk. Katkı yapmak konusunda ilke kararı aldılar. 490 milyon euro yatırım yapılması konusunda mutabakat oluşturduk. Yılbaşında ihaleyi gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Çiğli Tramvay hattının yapım ihalesine 2 hafta içinde çıkacağız. 11 kilometre Çiğli tramvayı Karşıyaka hattının devamı niteliğinde 2023 yılında hizmete girecek. İzmir’i demir ağlarla öreceğiz demiştik. Hız kesmeden devam ediyoruz. Otobüs filomuzu geliştiriyoruz. Tek kalemde gerçekleşen en büyük otobüs ihalesine imza attık. Bisiklet kullanımı artıyor. Ulaşım yatırımlarımızı karayollarında, denizde ve raylı sistemde hız kesmeden sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.

 

HIZLI VE DOĞRU SONUÇLAR ELDE ETTİK

Salgın sürecine dair konuşan Soyer, “İzmirlilerin sağlığı en büyük önceliğimizdi. Pandemi koşullarına göre hızlı bir kurumsallaşmaya ihtiyaç duyduk. Kriz belediyeciliği tanımını getirdik. Özel bir yönetmelik hazırladık. Yeni karar alma mekanizmaları kurduk. İzmir’deki dayanışmayı çok ama çok destekledik. Pratik araçlar getirdik. Bilim kurulu oluşturduk. Toplum sağlığı açısından bu kurul bize rehberlik etti. Kriz üst yönetim kurulunu oluşturduk. Hızlı ve doğru sonuçlar elde ettik. Çareler ürettik. Üreticinin ürünü dalında kalmasın diyerek gönüllü hasat başlattık. İhtiyaç sahibi vatandaşlara ürün dağıttık. Dar gelirli vatandaşlarımız başta olmak üzere istisnasız her haneye desek için ‘Biz Varız Kampanyası’nı başlattık. Halkın Bakkalı’nı, Askıda Fatura, Askıda Kitap kampanyalarını hep birlikte hayata geçirdik. Belediye tesislerimizi eğitim merkezi olarak kullanıyoruz. Öğrencilere internet ve tablet dağıtıyoruz. Maskeye ücretsiz erişimi sağlamak için maskematik uygulamasını ilk başlatan belediye olduk. Sadece Türkiye’ye değil dünyaya da ilham verdik” dedi.

TÜRKİYE’DE EN ÇOK KÖY YOLU YAPAN BELEDİYEYİZ

Soyer, “Daha kampanya döneminde rekor asfalt yılları olacağını söylemiştim. Hem köy yolarında hem ana arterlerde yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Pandemide kentin her yerinde çalışmalarımız hızlandı. Türkiye’de en çok köy yolu yapan belediyeyiz. Ayrıca arka mahallelerde kentsel dönüşüm beklentisi var. Türkiye’de hiç olmadığı kadar yerinde kentsel dönüşüm İzmir’de var. Bina yıkıp bina yapmak kentsel dönüşüm değil. Biz insanların komşularının aynı kalarak yeni evlerde oturmasını istiyoruz. Ege Mahallesi’nde en büyük kentsel dönüşüm ihalemiz bu gün sonuçlandı. 1 ay içinde yer teslimini yapacağız ve inşaat başlayacak. İzmir’e hayırlı olsun. Diğer yerler de sırada. İnsanca barınmak bir kent hakkıdır. Biz de bunu sağlamak için çalışıyoruz. İzmir tarihte her zaman çekim noktası olmuştur. Şimdi İzmir’in dışa açılan kapısı olan otogarı da yeniliyoruz. Muhteşem bir eser kazanacağız” ifadelerini kullandı.

BEN KÖRFEZ'DE YÜZECEĞİM, ÇOCUKLARIMIZ DA YÜZECEK!

Soyer ayrıca, "Göreve gelirken İzmir’deki otopark sorununu çözeceğimi söylemiştim. Kentteki otoparkları 100 bin araç kapasitesine çıkaracağımızı söylemiştim. Bunlar için çalışmaya başladık. Sadece otopark yapmıyoruz, üzerinde yeşil alanlar yapıyoruz. İlçe belediyelerin kendilerinin projelendirdiklerini de Büyükşehir desteğiyle hayata geçireceğiz. Güzelbahçe’de mavi bayraklı halk plajını açtık. Bir gün Konak ve Karşıyaka’da da mavi bayrak alacağız. Körfezi temizleyeceğiz. Konak’tan Karşıyaka’ya yüzeceğim demiştim. Bu sözümün arkasındayım. Bu bazılarına hayal gibi gelebilir. Doğayı kirletmezsek doğa kendini yenileyebiliyor. Çernobil örneği var. Tarihin en büyük felaketlerinden biri. Bütün şehir, 50 bin nüfus kenti terk etti. 34 yıldır şehirde kimse yaşamıyor. Doğanın nasıl otlarla kendini yenilediğini görüyorsunuz. Hayvanlar bile dönmeye başlamış. Doğanın kendini yenilemesi mümkün. Biz gereğini yaparsak, kirletmezsek körfez kendini temizleyecek. Körfezi kendi haline bırakacağız demek değil. Yağmur suyu ile pis suyu ayrıştıracağız. Yağmur suyunu körfeze akıtacağız, pis suyu arıtacağız. Ve ben Körfez'de yüzeceğim! Sadece ben değil, çocuklarımız, torunlarımız da bu körfezde yüzecek” açıklamasında bulundu.
 

ELEKTRİK FABRİKASI İHALESİ ANLAYAYAMADIĞIMIZ BİR ŞEKİLDE İPTAL OLDU

Kültür sanat çalışmalarına değinen Souyer, “Kültür kentin ve toplumun ruhudur. Biz dünyanın farklı yerlerindeki sanatçılarını İzmirlilerle buluşturuyoruz. İzmir’i evrensel bir kültür sanat üretim merkezi haline getireceğiz. Kültür ve sanatı sadece tüketen değil yeni ekollerin yaratılacağı bir İzmir istiyoruz. Yeni Alsancak Projesini tasarlıyoruz. Liman arkası bölgesinin cazibe merkezine dönüştürmek için elektrik fabrikasına talip olmuş ve ihaleyi kazanmıştık. Anlayamadığımız bir şekilde ihale iptal oldu. Bıçakçı Han’ı satın aldık. Yıldız Sineması halı saha, otopark, bilardo salonu olarak kaderine terk edilmişti. Bir dönem çok güzel anıların paylaşıldığı yer olan bu iki güzelim yapının restorasyon çalışmalarını tamamlayacağız. Bu iki yapı Basmane bölgesine de pırıl pırıl parlayacak. Sinema İzmir projesini gerçekleştirdik. Sinema ofisini kurduk. İzmir’de sinema müzesini de kuruyoruz. Bu müze de İzmir’e yakışır bir merkez olacak. Sadece opera binası olarak tasarlanan ilk yapıyı İzmir’e kazandırıyoruz. Orası İzmir’in en önemli kültür sanat buluşma mekanı olacak. Tiyatroyu da yılbaşında hayata geçiriyoruz” dedi.
 

İZMİR’İN TAM GÖBEĞİNDE YENİ BİR EFES KAZANMIŞ OLACAĞIZ

Soyer ayrıca, “İzmir uluslararası kalkınma kuruluşlarının çalışmalarından en üst düzeyde yararlanır hale geldi. Söz sahibi olduk. İzmir’in tarihinde refahın büyüdüğü dönemler dünyanın diğer limanlarıyla alışverişlerinin arttığı yıllar olmuş. İzmir’in tarihindeki bu kozmopolit yapı beraberinde kalkınmayı getirmiş. İzmir turizmini geliştirmek için kent vizyon ortaklığıyla hareket ettik. Tüm kararları paydaşlarımızla aldık. İzmir’in turizm stratejisini hazırladık. Pandemi sonrasındaki hareketlilik sürecine tamamen hazırız. Kemeraltı’nı bir kaldıraç olarak gördük. Kemeraltı’nın altyapısı için 180 milyonluk ihalesini 2 Kasım’da gerçekleştiriyoruz. Konak Pier’den Kadifekale’ye uzanan bir güzergah ortaya çıkmış olacak. Kadifekale’de İzmir’in tam göbeğinde yeni bir Efes kazanmış olacağız” açıklamasında bulundu.

2026 BOTANİK EXPO’SU İZMİR’DE YAPILACAK!

Soyer sözlerini sürdürdü ve “Bürüksel ve Moskova ofislerimiz tamamlandı. Diğerleri de pandemi süreci sonrasında hayata geçecek. İzmir’e turist çekeceğiz. İzmir’e dinamizm kazandıracak birçok organizasyonu kazandık. Belediyeler zirvesini 2021 yılında İzmir’de düzenleyeceğiz. Bu zirve İzmir’i Avrupa kültür başkenti yapma hedefinde bir sıçrama tahtası haline getirecek. 2026 botanik EXPO’sunu İzmir’de düzenleyeceğiz. İzmir’in tanıtımına büyük katkı yapacak. 2030 EXPO’suna giden yolda önemli katkı yapacak. Pandemi sürecinde dijital fuarı düzenledik. Asya’yı Batı’ya Batı’yı Asya’ya İzmir’den taşımaya devam edeceğiz” dedi.

BİR ARADA YAŞAMANIN YOLUNU BULACAĞIZ, BİZ İZMİR’İZ

Soyer toplantı sonunda yaptığı açıklamada, “3 yıl sonra cumhuriyetimiz birinci yüzyılını tamamlamış olacak. İkinci yüzyıla taçlandırarak gireceğiz. Siyasi askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar iktisadı zaferlerle taçlandırılmazlarsa az zamanda sönerler. Bu topraklarda atalarımızın kazandıkları zaferleri demokrasiyle daha büyük zaferlerle buluşturacağız. Bu ülkedeki insanlar daha fazlasına layık. Büyük haksızlıklar nedeniyle yoksulluklar ve sefalet var. Ama bunu değiştirmek mümkün. Başka bir hayat mümkün… Dünyanın gidişatını iyi okumak lazım… Ezelden beri değişmeyen bir adaletsizlik ve insan emeğinin sömürülmesi devam ediyor. Bu iki gerçekle yüzleşmek mecburiyetindeyiz. İzmir’de bir yandan tarım, turizm demokrasiyle refahı büyüteceğiz diğer yandan bu yoksullukla mücadele edeceğiz. Emin olun başaracağız. Biz hepimiz varız ve birlikte İzmir’iz. Aşkla bir arada yaşamanın yolunu bulacağız, ya yolunu bulacağız ya yeni bir yol açacağız, biz buna muktediriz, biz İzmir’iz” ifadelerini kullandı.

İZMİR MOZZARELLASI SAHNEDE!

Soyer konuşmasını tamamladıktan sonra bürokratları sahneye çağırdı ve hepsine tek tek teşekkür etti. Ayrıca bir ilk olarak İzmir’deki mandaların sütünden üretilen mozzarella peynirinin tadımına baktı. günde neler yapıldı?

Tarım: - Sözleşmeli alımlar çerçevesinde 43 üretici kooperatifinden 206 milyon 957 bin TL’lik alım yapıldı. - Pagos, Kültürpark ve Buca üretici pazarları açıldı. -

Halkın Bakkalı’nın şube sayısı 6’ya ulaştı. - Tire, Kiraz ve Bergama kooperatiflerinden “Süt Kuzusu” projesi kapsamında 19 milyon litre süt alındı, 97 milyon TL ödeme yapıldı. - 57 köyde 316 üreticiye 1253 küçükbaş hayvan dağıtıldı. -Selçuk, Bergama ve Kınık’ta 101 manda üreticilere dağıtıldı.

 - Arıcılık eğitimini tamamlayan 400’ü kadın 923 üreticiye malzeme desteği verildi, 98 köyde 5 bin 528 arı kovanı dağıtıldı.

-Kooperatiflere destek kapsamında 33 köyde 123 ton süt yemi dağıtıldı. - Bergama, Kınık ve Urla’da 3 sulama göleti yapıldı.

- Hayvanlar için 38 gölet rehabilite edildi, 10 yeni gölet yapıldı. - Yerel ürünlerin yaygınlaştırılması için 36 bin 234 üreticiye 770 bin meyve ve zeytin fidanı dağıtıldı.

- 450 bin nergis çiçeği soğanı, 75 bin salep yumrusu dağıtıldı.

- 3 bin 630 üretici ortak makine parklarından yararlandı. - 40 bin lavanta fidesi dağıtıldı. - Yeniden Karakılçık projesi kapsamında 1000 dönümde karakılçık buğdayı üretildi -459 gönüllü 95 üreticinin kiraz hasadını tamamladı.

 -770 bin fidan dağıtıldı.

Eşit yurttaşlık:  -Meslek Fabrikası bünyesinde 12 kurs merkezinde, 93 branşta 451 kurs düzenlendi. günde 4 bin 504 kursiyer meslek sahibi oldu.

- Meslek Fabrikası’nda pandemi sürecinde maske üretimine başlandı. - 2 yeni kadın sığınma evi açıldı. - 6 bin kişiye cinsiyet eşitliği eğitimi verildi.

 - İzmir’de doğan her bebeğe Hoş geldin Bebek paketi dağıtıldı. - 2019’da 146 bin, 2020’de 153 bin çocuk Süt Kuzusu ile buluştu. Toplam 19 milyon 507 bin 830 litre kooperatiflerden süt alımı yapıldı. - 777 çocuk Çocuk Keşif Atölyeleri’nden yararlandı.

 - FabLab İzmir’de 2019’da 1487. 2020’de 377 girişimcinin projesi gerçeğe dönüştü. - Engelli Farkındalık Merkezi’nde 1221 katılımcıyla farkındalık çalışması yapıldı.

- 853 engelli bireye tekerlekli sandalye ve hasta yatağı verildi. - Kentsel olanakları kısıtlı 18 bin kadın, kent ve körfez gezilerine katıldı.

- 6 Masal Evi 275 kadına, 440 çocuğa hizmet verdi. - Kadın Danışma Merkezi 14 bin 496 kadına hizmet verdi. - 0-5 yaş arası çocuğu olan 4 bin 379 anneye ulaşım kartı desteği sağlandı.

 - İhtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına 40 bin adet bot ve mont, 17 bin adet kırtasiye seti dağıtıldı. Doğa - 1 milyon 165 bin m² alana 46 bin 636 fidan dikildi. - 2019’da 9 bin 555 m², 2020’de 81 bin 620 m² yeni park alanı yaratıldı.

- Yılda 900 bin kWh elektrik üreten 5 santral devreye alındı - Hava kirliliği ölçüm ağına 7 cihaz daha eklendi. - 30 ilçede hafriyat temizliği yapıldı. - 159 bin 795 noktada dezenfeksiyon çalışması yapıldı. - Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası Listesine girmesi için adım atıldı.

 - Çevre ilçelere de etkin hizmet verebilmek için 20 veteriner hekim kadroya alındı. - Sokak hayvanları için 5 acil müdahale aracı daha alındı, 15 bin 849 acil müdahale yapıldı. 11 bin 488 kısırlaştırma, 548 sahiplendirme gerçekleşti.

- Pandemi sürecinde 150 ton hayvan maması dağıtıldı.

 - Orman İzmir kampanyası kapsamında 1 milyon 570 bin TL toplandı, 90 bin 480 adet yangına dirençli fidan temin edildi.

- Horizon 2020 AB’nin en yüksek bütçeli hibe programı kapsamında 2,5 milyon avro bütçeyle ekolojik koridor oluşturuluyor.

- İzmir kent merkezini kesintisiz olarak doğal alanlara bağlayacak 5 yeşil koridorda İzMiras gezi rotaları oluşturuluyor.

Ulaşım

- F.Altay-Narlıdere metro projesi kapsamında 125 milyon avro finansmanla toplam 8 bin 769 metre tünel açıldı. Hat 2022’de hizmete girecek.

 - Halk Taşıt uygulamasıyla belirli saatlerde yüzde 50 indirimle 60 milyon biniş gerçekleşti.

- 120 dakika aktarma uygulaması hayata geçirildi. Tam bilette ilk biniş 10 kuruş indirimle 3,46 TL oldu. Artan maliyetlerden dolayı ilk 2 aktarmada 50’şer kuruş ücret alınması kararlaştırıldı. Öğrenci, öğretmen ve 60 yaş üzerindekiler aktarmalardan ücretsiz yararlanıyor.

- Üçyol-Buca metro projesi ihale süreci 80 milyon avro ön finansmanla başladı. -11 km’lik Çiğli Tramvayı’nın projesi uygulamaya başlanıyor. Hat 2023’te hizmete açılacak.

- Nostaljik tramvay Kordon’da sefere başladı. - Deniz ulaşımı için 2 yeni feribot alındı. - Sefer aralıkları yolcu gemilerinde 15 dakikaya, arabalı vapurda 20 dakikaya düşürüldü.

- Bisikletli yolcular için vapur biniş ücreti 5 kuruş oldu. - 364’ü tek seferde 451 yeni otobüs alındı.

- 4 adet özel engelli otobüsü sipariş edildi.

- 31 İZTAŞIT aracı F.Altay-Seferihisar hattında hizmete girdi. - 200 yeni durak, 5 nostaljik tasarımlı durak yapılıyor. - Karşıyaka, Çiğli, Bornova, Üçkuyular ve Urla’ya 5 yeni otobüs hattı açıldı.

- Dünyada ilk kez virüssavar güvenli otobüs hizmete alındı. - BİSİM kapsamında 150 bisiklet, 70 tandem bisiklet, 15 bisiklet istasyonu hizmete alındı.

- 175 bisiklet park yeri, 40 km bisiklet yolu yapılıyor.

 - Araç Paylaşım Modeli kapsamında 200 araç hizmete girdi. Kriz Yönetimi - Pandemi döneminde maddi yardımlar kişi başı 400 TL’den 40 bin kişiye ulaştı.

- 70 bin adedi bağış olmak üzere 222 bin gıda paketi dağıtıldı.

 - Askıda Fatura uygulaması ile 1 milyon 229 bin 281 TL tutarındaki 13 bin 878 adet su faturası ödendi. - Askıda İzmirim Kart uygulaması başladı, İzmirliler askıya 12 bin 193 TL değerinde 3 bin 795 adet kart bıraktı.

- Askıda Kitap uygulaması kapsamında ilk aşamada 2 bin 500 kitap askıya çıktı. - İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 6 milyon 750 bin adet maske dağıtıldı.

- Sağlık çalışanlarına ücretsiz toplu ulaşım, konaklama ve otopark desteği verildi.

 - 6 bin 636 kişiye toplum sağlığı eğitimi verildi.

 - Online eğitime destek için 3 bin tablet dağıtılıyor. - 150 engelli bireye, uzaktan müzik, yaratıcı drama, resim eğitimleri ile özel eğitim verildi.

 - Pandemi döneminde 1980 kez evde bakım hizmeti verildi.

- 65 yaş üzerindeki 3 bin 565 kişiye ulaşıldı. - 5 milyon kişilik çorba, sıcak yemek, kumanya ve pide dağıtıldı.

- İZSU tarafından 2 bin 142 kişinin evlerine gidilerek abonelik hizmeti verildi.

 - İZSU geçmişte borcunu ödemediği için suyu kesilen 18 bin 809 abonenin suyunu tekrar bağladı. 350 bin 762 abonenin suyu borcu olmasına rağmen kesilmedi.

- Turuncu Çember için 407 başvuru geldi, 333 işletme sertifika aldı.

Yaşam Kalitesi: - 2,7 milyon ton sıcak asfaltla rekor kırıldı. - 4 milyon 562 bin m² sathi kaplama yapıldı.

- 2 milyon 285 bin m² kilit parke taş döşendi. - 18 km yeni bağlantı yolu yapıldı. - 750 km ova yolu asfaltlandı. - 11 adet kavşağın akıllı trafik sistemi kapsamında sinyalizasyonu tamamlandı.

- İzmir’in yeni otogar projesi yarışmayla belirlendi. - 2004 araçlık yeni otopark düzenlemesi yapıldı. - Torbalı ve Çeşme itfaiye binaları hizmete girdi.

 - 30 ilçede 73 noktada 60 otobüste, 19 vapurda Wizmir Net kullanımı sağlandı.

- Kentsel dönüşüm kapsamında 7 bölgede, 308 hektar alanda çalışma yapılıyor.

- İZSU Genel Müdürlüğü tarafından ,6 km içme suyu hattı yapıldı. - 38 adet sondaj kuyusu açıldı.

- Dikili’de 169 km içme suyu hattı yenilendi.

- Çeşme’de 193 km, Foça’da 100 km içme suyu hattı yenileniyor.

- Tahtalı Barajı havzasına 9 bin fidan dikildi. - 873 km dere temizliği yapıldı. 72 km uzunluğunda dere ıslah edildi.

 - 4 pompa istasyonu ve 1 arıtma tesisine koku giderim sistemi kuruldu.

 - Yağmur suyu ve atıksu kanallarını birbirinden ayırmak için master plan hazırlandı. 400 km yağmur suyu kanalı döşenerek atık suların Körfez’e ulaşması engellenecek.

 - 60 km yağmursuyu hatta, 255 km kanalizasyon şebekesi yapıldı.

 - Oşinografik İzleme Projesi ile Körfez 45 ayrı noktadan gözlem altına alındı.

- Mavi bayraklı plaj sayısı yüzde 25 artışla 52’ye ulaştı. - İhale ile kiralanan eski Levent Marina alanında sosyal sportif ve akademik tesisler kuruluyor.

- Buca’da kentlilerin 3 bir m²’lik alanda toprakla, tarımla buluşacağı Portakal Vadisi projesinin temeli atıldı.

- Harmandalı’da 100 bin hanenin elektriğini üretecek kapasiteye sahip Biyogaz Tesisi hizmete girdi. - Kurulan tıbbi atık tesisinde günde 20 bin ton atık sterilize ediliyor.

Kültür - Türkiye’nin en yeni ve çağdaş opera binası Mavişehir’de yapılıyor.

- İzmir Şehir Tiyatrosu’nun kuruluş çalışmaları sürüyor. - Yıldız Sineması ve Bıçakçı Han olarak bilinen iki yapı restore edilip kültür yaşamına kazandırılmak üzere 26 milyon TL’ye satın alındı.

- 466 konser ve dans gösterisi, 182 sinema gösterimi, 9 festival, bienal, 51 konferans, seminer, panelin yanı sıra kitap okumayı özendiren 10 etkinlik yapıldı.

- Şato Dijital Kütüphanesi’ni 22 bin 238 kişi ziyaret etti. - Gezici Kütüphane Beydağ, Kiraz, Ödemiş, Tire, Bayındır, Torbalı, Menderes ve Selçuk’ta 401 kişiye hizmet verdi.

- Dans ve Ritim Topluluğu, Çocuk Korosu, Çocuk Balesi, Çocuklara Piyano Dersleri, Mahalle Orkestrası, Kolektif Hayal Gücü, Anadolu Ateşi Dans Okulu, Flamenko Eğitimi, Mahallemizin Kadınları Sinema Yapıyor etkinlikleri ile kültür sanat eğitimleri verildi.

Dünya Kenti - Kemeraltı UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne girdi.

- 13 arkelojik kazıya destek verildi. - İzmir Tarih ekibi 252 hektarlık Kadifekale-Agora-Kemeraltı aksında 19 alt bölgede çalışıyor.

- Eurovelo Avrupa Bisiklet Ağına 500 km ile dahil olduk. - UNESCO Dünya Mirası Yolunda Bisiklet Turu’na 400 sporcu katıldı.

 - VISIT İzmir ile kentin 2 binden fazla tarihi ve doğal miras noktası dijital kütüphanede toplandı. - Küçük Menderes Havzası’nda 30 dağ köyünü birbirine bağlayan Efeler Yolu yürüyüş rotası oluşturuldu.

 - İzmir’i dünyanın ilk metropol Cittaslow’u yapmak için çalışmalar sürüyor.

- 2022 Terra Madre, 2021 Dünya Kültür Zirvesi, 2026 Botanik EXPO’ya İzmir ev sahipliği yapacak. - Akdeniz Dilleri Eğitim Merkezi’nde 281 kursiyer eğitim alıyor.

 - Fitch Ratings İzmir’in kredi notunu AAA olarak teyit etti.

 - Narlıdere Metrosu’na 50 milyon avro finansman sağlayan Asya Altyapı Yatırım Bankası dünyada ilk bir belediyeye kredi verdi.

 - Maraton İzmir’de 1500 kişi koştu.

- 19 Mayıs Yol Koşusu’na 1250 kişi katıldı.

- Balkan ve Avrupa Plaj Voleybolu şampiyonaları İzmir’de yapıldı.

- 1 okula, 358 amatör spor kulübüne ayni ve nakdi yardım yapıldı.

- 750 engelli birey spora teşvik edildi.

 - Bornova’da yarı olimpik yüzme havuzu inşa edildi. Demokrasi:

- Muhtar Buluşmaları ve Seyyar Makam uygulamalarıyla tüm ilçelerde muhtar ve mahallelilerle buluşmalar düzenleniyor. Ortak akılla yerel sorunlara çözüm aranıyor.

- Katılımcılığı hayata geçirmek için birçok oda, dernek ve demokratik kitle örgütüyle düzenli toplantılar yapılıyor.

- 19 Şubat’tan itibaren Bizİzmir’e 43 bin 355 kişi üye oldu. 1 milyon 356 bin görüntülenme sayısına ulaşıldı. 4 bin 127 kişi 52 bin 521 TL’ye eşdeğer 525 bin 210 puan kazandı.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.