“Sendikal faaliyetlerimiz kapsamında hep dile getirdiğimiz ve şiddetle çalışan arkadaşlarımızın uzak durmasını tavsiye ettiğimiz siyasal sendikacılık her zaman olduğu gibi yine çalışandan hırsızlama yöntemiyle çalmış ve çalınmasına çanak tutmuştur. Bilindiği üzere Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü koordinesinde gerçekleştirilen TEOG, MTSK gibi sınavlarda görev alan öğretmenlerin ücretlerine yönelik yapılan iyileştirme öğretmenler arkadaşlarca belki takdirle karşılanmıştır. Ancak bu sınavlarda görev alan öğretmenler dışındaki yardımcı hizmetler ve genel idare hizmetleri personelinin ücretlerinde yarı yarıya düşüş yapılarak öğretmene verilen artışın adeta memur ve hizmetlinin sırtından karşılanması Bakanlık merkez ve taşra birimlerinde görev yapan eğitimin olmazsa olmazı personel ile eğitimin asli unsuru öğretmenleri karşı karşıya getirmek planlanmıştır. Bunun adı resmen çatışmadan fayda sağlamaktır. Ancak biz eğitim çalışanları asla bu planın bir parçası olmayacağız öğretmene verilen ücret haktır hatta yetersizdir. Ancak eğitimin diğer çalışanlarının ücretlerinde yarı yarıya kesinti ahlaksızlıktır.”

“YETKİLİ SENDİKA NEREYE İMZA ATTIĞINI BİLMİYOR”

“Devlet makamlarını babasının malıymış gibi üyelik karşılığında ulufe olarak dağıtan sözüm ona yandaş sendika toplu sözleşme masasında nereye imza attığını bilmiyormuş gibi bu çıkmış sınav ücretlerinde kesintiye uğramış memur ve hizmetlinin hakkını bakanlık bakanlık dolaşarak geri almaya çalışıyor. Sendikacılıktan bihaber olan bu yapı nereye imza attığını bilmeyecek kadar gerçeklerden de uzaktır.  Bu yapıya korkuyla veyahut koltuk derdiyle üye olan tüm çalışanlar şunu unutmasın ki bu gün öğretmen dışında milli eğitime hizmet sunan çalışanların başına gelenlerin onların başına gelmeyeceğinin bir garantisi yoktur. Siyasal, ideolojik, yandaş ve sarı sendikalar tecrübeyle sabittir ki hiçbir zaman çalışanın lehine davranmamıştır, davranamamıştır. Çünkü onların bir takım siyasi ve çıkara dayalı hesapları vardır. Sendikacılık göbeğinden bir yerlere bağlı olmamaktır. Mutlu çalışan olmanın yolu güçlü sendikaya üye olmaktan geçmektedir. Güçlü sendika olmanın yolu ise gücünü üyelerinden almaktan geçer. İdeolojisini, yandaşlığını ve siyasi görüşünü sendika kapısının dışında bırakamayan zihniyetlerden sendikal mücadele beklenemez. Çalışanı çatıştırarak da yönetim stratejisi belirlenemez.  ‘Eğer iş ehline tevdi edilmemişse kıyamet yakındır’der Tanrı. Eğitim çalışanları bir bakın bakalım etrafınıza, seçen olduğunuzda iş ehlini mi seçiyorsunuz yoksa bir takım kaygılarla beceriksizleri mi?”

“HAK ARAMANIN DOĞRU ADRESİ, BAĞIMSIZ EĞİTİM-SEN”

“Milli Eğitim bakanlığının haksız, hukuksuz uygulamaları için her zaman olduğu gibi yine grev kararı alarak Nisan ayı TEOG sınavında görev almadık. Çünkü biz üç kuruşun peşinde değiliz haksızlıkların peşindeyiz. Hak aramanın doğru adresi Bağımsız Eğitim-Sen’dir. Adaletsizliği görmeniz için;”

HABER:  ORHAN KIZILBOĞA

Sınav ücretlerini gösteren tablo