TİRE'DE 'GEÇMİŞİ FISILDAYAN TARİHİ KAPILAR'
Aslında her kapının bir kimliği ve dili var. Kimi Türk, kimi Musevi, kimi de Rum evini süslüyor… Kapı tokmakları ve işlemeli semboller ise ev sahibinin toplumdaki statüsünü anlatıyor.
Tarihi Tire evlerinin heybetli dış kapıları zamanın gizli tanığı gibi geçmişten günümüze uzanıyor. Zamanı fısıldayan kapıların kimi Türk, kimi Musevi, kimi de Rum evlerini süslüyor. Evler, mimarileriyle muhteşem. Süslemeli heybetli kapıları da mimariyi tamamlayan en önemli unsur. Kapı tokmakları ve işlemeli semboller ise ev sahibinin toplumdaki statüsünü anlatıyor. Nice mutluluklara ve acılara şahitlik etmişler hepsi çok yaşlı ve çok yorgun. Buna rağmen acımasız yıllara inatla meydan okumuşlar.
KAPI SANATI
Rumlar, Yahudiler ve Türklerden kalan tarihi evler ve onların işlemeli demir kapıları görenleri kendine hayran bırakıyor. Her biri en az yüzyıllık olan kilolarca ağırlığındaki demir kapılar ustaları tarafından bin bir emekle kaynak kullanılmadan yapılmış. Üzerleri bir birinden güzel motiflerle donatılmış. Yahşi Bey caminin koruma altındaki paha biçilemeyen işlemeli ahşap kapısı ise Osmanlı kapı sanatının ulaştığı boyutu simgeler nitelikte.
SEMBOLLER VE KAPI TOKMAKLARI
Kapıların üzerlerindeki semboller ev sahiplerinin etnik kimliklerini de ele veriyor. İşin uzmanı her hangi bir kapıya baktığında evin sahibinin Türk, Rum ya da Musevi olduğunu hemen anlıyor. Kapı tokmaklarının da dili var. Örneğin, eğer ev sahibi askerliğini deniz askeri olarak yapmışsa kapılarda çapa sembolü bulunuyor.
BÜYÜK YANGINDA YOK OLDU
2 Temmuz 1916’da Yahudi Mahallesi olarak bilinen yerde çıkan büyük yangında ne yazık ki tarihi evlerin büyük bir bölümü yok oldu. Rüzgarla birlikte kısa sürede büyüyen yangın şehrin üçte birini ve güzelim tarihi konakları harap etti. Tire’de kullanılan kapıların ve üzerindeki süslerin çoğu orijinalinden öte eskilerin benzerleridir. Bu orijinallerinin tamamının yok olduğu anlamına gelmez. Nostaljik görüldüğü için sonradan yapılmış süs ve kapı tokmakları da bunlara eklenebilir. İşin en acı tarafı da kapı ve kapı tokmakları günümüzde bilinçsizce hurdacılara satılmasıdır. Ne yazık ki, zamanı fısıldayan kapı ve tokmaklarının yaşamı üç beş kuruş uğruna hurdacılarda son buluyor. Kurtarılabilenler de kent müzesinde ziyaretçilerini bekliyor.