bağcılar escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

ÇANLAR BESİCİ İÇİN ÇALIYOR

Gündem 22.04.2024 - 13:21, Güncelleme: 22.04.2024 - 13:21
 

ÇANLAR BESİCİ İÇİN ÇALIYOR

Et ve süt fiyatlarındaki artış cepleri yakmaya devam ediyor. Üretici de tüketici de mutsuz. Et ve Süt Kurumu ise çareyi bu yıl da ithalde arıyor.
TÜİK verilerine göre mart ayında kuzu eti yüzde 18.58 dana eti ise 14.65 arttı. Ulusal Et Konseyi’ne göre dana etin fiyatı ortalama 348 lira, kuzu etin ise 384 lira. Zincir marketlerde etin kilosu cinsine göre 500 lira ile 1000 lira arasında değişiyor. Sütte de benzer durum yaşanıyor. Ulusal Süt Konseyi’ne (USK) göre ise çiğ süt fiyatı 13.50 lira. Üretici fiyatların düşüklüğünden tüketici ise yüksek fiyatlardan şikayetçi. Ancak yine ucuzluğuyka öne çıkan zincir marketlerde en ucuz sütün litresi 24 lira.   İTHALATIN ÖNÜ AÇILIYOR Tire Süt Kooperatifi Başkanı Osman Öztürk, son 3 yıldır üreticilerin aynı sorunları yaşadığını belirterek “Maliyetler her gün artıyor süt fiyatı 6 ayda bir değişiyor. Süt fiyatı düşük kalıyor sonrasında serbest piyasa ile süt fiyatı artış gösterince ithalat açılıyor. Aslında bir kısır döngünün içindeyiz” dedi. Öztürk maliyetlere işaret ederek “Üreticiler, yem, ilaç, elektrik gibi girdi maliyetlerinin yüksekliği ile mücadele ediyorlar, bu durum kar marjlarını ciddi şekilde düşürüyor. Sütün satış fiyatları, artan maliyetleri karşılamakta yetersiz kalıyor, bu da üreticilerin ekonomik zorluklar yaşamasına neden oluyor. USK fiyatı şu anda üreticilerin emeğini karşılayamayacağı kadar düşük. Hadi diyelim ki USK’nın açıkladığı fiyat üreticiye yetti ancak süt parası cebe girmeden yine yeme zam gelmeye başlıyor” ifadelerini kullandı. Maliyetler düşürülmeli Tüketicinin uygun fiyatlı süte erişebilmesi için devlet desteğinin gerekliliğine dikkat çeken Öztürk son olarak şunları söyledi: “Devletimiz girdi maliyetlerini düşürmelidir. Yemin hammaddesinin ülkemizde üretilmesi gerekmektedir. Yemin hammaddeleri yurtdışından geliyor, bu da süt üretimindeki en büyük gider olarak önümüze çıkıyor. Girdi maliyetleri düşürerek raf fiyatlarını düşürebiliriz yoksa bunun hiçbir kolay yolu yok. Tüketicileri korumanın ilk yolu üreticiyi korumaktan geçiyor. Önce üreticiyi kurtaracağız ve herkes fark edecek ki tüketici de kurtulacak.” Ziraat Mühendisleri İzmir Şube üyesi Prof. Mustafa Kaymakçı da et fiyatlarındaki yükselişe ilişkin ithalatın çözüm olmadığını belirtti. Hayvan yetiştiriciliğinde maliyet enflasyonu olduğunu vurgulayan Kaymakçı kişi başına düşen hayvan sayısının giderek azaldığını aktardı. Kaymakçı “Beside ve yetiştiricilikte fabrika yemi öne çıkarılmış durumda . Fabrika yeminin ham maddesinin neredeyse tümü ithalata dayalı” şeklinde konuştu.  
Et ve süt fiyatlarındaki artış cepleri yakmaya devam ediyor. Üretici de tüketici de mutsuz. Et ve Süt Kurumu ise çareyi bu yıl da ithalde arıyor.

TÜİK verilerine göre mart ayında kuzu eti yüzde 18.58 dana eti ise 14.65 arttı. Ulusal Et Konseyi’ne göre dana etin fiyatı ortalama 348 lira, kuzu etin ise 384 lira. Zincir marketlerde etin kilosu cinsine göre 500 lira ile 1000 lira arasında değişiyor. Sütte de benzer durum yaşanıyor. Ulusal Süt Konseyi’ne (USK) göre ise çiğ süt fiyatı 13.50 lira. Üretici fiyatların düşüklüğünden tüketici ise yüksek fiyatlardan şikayetçi. Ancak yine ucuzluğuyka öne çıkan zincir marketlerde en ucuz sütün litresi 24 lira.

 

İTHALATIN ÖNÜ AÇILIYOR

Tire Süt Kooperatifi Başkanı Osman Öztürk, son 3 yıldır üreticilerin aynı sorunları yaşadığını belirterek “Maliyetler her gün artıyor süt fiyatı 6 ayda bir değişiyor. Süt fiyatı düşük kalıyor sonrasında serbest piyasa ile süt fiyatı artış gösterince ithalat açılıyor. Aslında bir kısır döngünün içindeyiz” dedi. Öztürk maliyetlere işaret ederek “Üreticiler, yem, ilaç, elektrik gibi girdi maliyetlerinin yüksekliği ile mücadele ediyorlar, bu durum kar marjlarını ciddi şekilde düşürüyor. Sütün satış fiyatları, artan maliyetleri karşılamakta yetersiz kalıyor, bu da üreticilerin ekonomik zorluklar yaşamasına neden oluyor. USK fiyatı şu anda üreticilerin emeğini karşılayamayacağı kadar düşük. Hadi diyelim ki USK’nın açıkladığı fiyat üreticiye yetti ancak süt parası cebe girmeden yine yeme zam gelmeye başlıyor” ifadelerini kullandı. Maliyetler düşürülmeli Tüketicinin uygun fiyatlı süte erişebilmesi için devlet desteğinin gerekliliğine dikkat çeken Öztürk son olarak şunları söyledi: “Devletimiz girdi maliyetlerini düşürmelidir. Yemin hammaddesinin ülkemizde üretilmesi gerekmektedir. Yemin hammaddeleri yurtdışından geliyor, bu da süt üretimindeki en büyük gider olarak önümüze çıkıyor. Girdi maliyetleri düşürerek raf fiyatlarını düşürebiliriz yoksa bunun hiçbir kolay yolu yok. Tüketicileri korumanın ilk yolu üreticiyi korumaktan geçiyor. Önce üreticiyi kurtaracağız ve herkes fark edecek ki tüketici de kurtulacak.” Ziraat Mühendisleri İzmir Şube üyesi Prof. Mustafa Kaymakçı da et fiyatlarındaki yükselişe ilişkin ithalatın çözüm olmadığını belirtti. Hayvan yetiştiriciliğinde maliyet enflasyonu olduğunu vurgulayan Kaymakçı kişi başına düşen hayvan sayısının giderek azaldığını aktardı. Kaymakçı “Beside ve yetiştiricilikte fabrika yemi öne çıkarılmış durumda . Fabrika yeminin ham maddesinin neredeyse tümü ithalata dayalı” şeklinde konuştu.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve buyuktire.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.